Günışığı Kitaplığı’nın bütün kitapları “ayın kitabı” seçildi

Aralık 20, 2016

Günışığı Kitaplığı’nın bütün kitapları “ayın kitabı” seçildi

11gunisigi-B48B-F90F-45E8Uluslararası PEN Türkiye Merkezi Aralık ayında, Günışığı Kitaplığı’nın tüm çocuk kitaplarını “Ayın Kitabı” ilan ettiğini duyurdu.

PEN Türkiye Merkezi başkanı, yazar Zeynep Oral konuya ilişkin açıklamasında şu sözlere yer verdi: “Günışığı Kitaplığı, Türkiye ve dünya yazarlarından seçtikleriyle, çocuklara çağdaş ve evrensel değerler kazandırmaya çalışıyor. Özenli seçimler, özenli örnekler, farklı yaş gruplarına seslenen çok geniş bir yelpazeye yayılan edebiyat eserlerini farklı yaş grubundaki çocuklara sunarken, onlara aynı zamanda okuma sevinci, edebiyat tutkusu aşılıyor. O kitapları tüm çocuklarımız okuyabilse, Türkiye’miz farklı olur.”

Yayınevi bu seçime dair bir açıklama yaptı:

“PEN Türkiye Merkezi’nin duyurduğu seçim yayınevimiz için çok değerli. Çünkü 20 yıldır yayımladığımız 400’den fazla kitabın her birinin yazarını, editörünü, grafik tasarımcısını, varsa çevirmenini, illüstratörünü kucaklıyor. Yayınevimizi yaratan ve emek veren hepimiz adına anlamı apayrı olan bu seçim için PEN Türkiye Merkezi’ne teşekkür ederiz.

Ülkemize çocuk ve gençlik edebiyatında ustalaşan önemli yazarlar kazandıran, çağdaş edebiyatımızın değerli yazarlarını bu alana davet eden Günışığı Kitaplığı, çocukların ve gençlerin tarafında durmayı seçmiş bir yayınevi. Onlar için yayımladığımız her kitabı aynı coşku ve titizlikle yayına hazırladık. Çocuk ve gençlik edebiyatında uzman editörlük kavramının gelişmesini ve “çocuğa görelik” ilkesiyle yayıncılığı örneklediğimiz kitaplarımızla, ülkemizde çocuk ve gençlik edebiyatının nitelik kazanmasında ve bu alanın, edebiyat yayıncılığının önemli bir dalı olduğunu göstermekte önemli bir rol üstlendik.

Türkiye ve dünyadan çağdaş edebiyat eserlerini her yaştan okurla buluşturmayı, okuma kültürümüzü zenginleştirmeyi önemsedik. Bu doğrultuda, örtülü bile olsa mesaj kaygısı taşıyan didaktik kitapları yayımlamadık. Zorla, not korkusuyla ya da ceza için kitap okutulmasının yanlışlığına; edebiyatın eğitimdeki ‘dolaylı’ rolüne dikkat çektik. Anadilimizin doğru ve zengin kullanılması, sevilmesi için çaba harcadık. Her türlü ayrımcılığa, tektipleştirici yaklaşımlara, sansür ve otosansüre karşı çıktık. Çocukların ve gençlerin nitelikli kitaplar okumalarının, eğitim öğretim süreçlerini de, sosyal yaşamlarını da olumlu yönde etkilediğini anlattık.

Biz sözün gücüne, edebiyatın yaşama anlam katan, özgürleştirici gücüne inanıyoruz. Her yaştan edebiyat okurlarının, düşünerek, konuşarak, birbirini anlamaya çalışarak hem nesillerarası iletişimi yükselteceğine, hem de toplumsal barışa, huzura katkı sağlayacağına inanıyoruz. Bu nedenle ülkemizde yaşayan her çocuğun, her gencin ve yetişkinin bugünlerde edebiyata her zamankinden çok ihtiyacı olduğunu düşünüyoruz. Yaşamımıza sevgi, saygı ve hoşgörünün yeniden sızması için edebiyatın, insanlığın ve doğanın güzelliklerini, iyiliklerini hatırlatmadaki katkısı çok büyük ve vazgeçilmez.”

edebiyathaber.net (20 Aralık 2016)

Yorum yapın