Zeytin Dalı’nda bu hafta Müge İplikçi Elçin Poyrazlar’la Suat Zamir’in yeni macerası Gölgenin Eli’ni konuştu.

Poyrazlar, kadın karakterlerin de bu sistemin baskısı altında anlattı. Poyrazlar, “Yani biz kadınlar yalnızız, çok yalnızız. İşimizde de yalnızız… duvarlar erkeklerle çevrili.” dedi. Poyrazlar, Suat’ın yalnızlığının aslında tüm kadınların yalnızlığı olduğunu anlattı. Poyrazlar, “Her yerim erkek dolu… Ben ne zaman bu erkekleri öldüreceğim?”

Poyrazlar, Suat Zamir’in babasıyla kurduğu ya da kuramadığı ilişkiyi ve derin devleti değerlendirdi.

“En altta da halk yer alıyor”

Poyrazlar kitabındaki derin devlet konusunda değindi. Poyrazlar, “Devletin sahibi kim? Devlet aslında kime ait? Çünkü halk onun hizmetçisi gibi davranıyor. Halbuki tam tersidir. Doğru değil mi? Yani devlet bir mekanizmadır, makinedir. Senin için çalışır, vatandaşın hizmetinde olması gerekir. Fakat Türkiye’de her şey… Tabii ki bu bilinçli bir karar. Bu siyasi de bir karar. Ben şey demiyorum, ‘biz yapamadık, beceremedik’ değil. Aksine, bunun tersini çok iyi becerdikleri için böyle. Tam tersidir. Yani hiyerarşinin en üstünde devlet vardır. Devlet mekanizmasının unsurları vardır.” dedi.

Poyrazlar sözlerine şöyle devam etti: “En altta da halk yer alıyor. İşte bu piramidin ters dönmüş olması beni her zaman hem bir siyaset bilinci olarak, hem bir gazeteci olarak, hem de bir vatandaş olarak isyana sürükleyen bir şey. Yani sistemi ters kurmuşuz ya da kurulmasına izin vermişiz.”

Elçin Poyrazlar kimdir?

Elçin Poyrazlar 1975 Bursa doğumlu. ODTÜ İşletme Bölümü’nün ardından Belçika’da politik ekonomi doktorasını yaparken gazeteciliğe başladı. İstanbul, Brüksel, Washington, Londra ve Madrid’de saygın yerli ve yabancı medya kuruluşları için çalıştı. Romanları Gazetecinin Ölümü (2014), Kara Muska (2016), Mantolu Kadın (2018), Ecel Çiçekleri (2021-Yılın Polisiye Kitap Ödülü), Kayıp Yüz (2022), Çıplak Kalp (2023) ve Gölgenin Eli’dir (2025). İngiltere’de Polisiye Yazarlar Birliği’ne (CWA) 2016 yılında kabul edildi.

edebiyathaber.net (21 Mayıs 2025)