Sözün ardı/önü 25: Hikâyeni anlatmak… | Feridun Andaç

Dostoyevski’nin “Beyaz Geceler”ini birkaç açıdan severim. Dokunaklı bir anlatıdır. Okuma belleğimde bunca yıldır yer etmesini yalnızca buna veremem. Yalınlığı, saydamlığı, anlatıdaki duygu tınısı… O karşılaşma ânının, Nastenka ile “Hayalperest” gencin diyaloglarına yansıyan gerçeklik… Ve “bir hikâyesi olmak…” -Benim anlatacak hikâyem yok, diyen “Hayalperest”e, Nastenka itiraz eder: -Nasıl olur, her insanın bir hikâyesi vardır. Dostoyevski’nin “naif … Read more

Feridun Andaç ile “Bir Konu Bir Yazar Bir Yapıt” buluşmaları 23 Eylül’de online olarak başlıyor

Feridun Andaç ile Kitap Kulübü DDI Akademi’de “Çağsayıcı Anlatıcılar” adlı yepyeni format ve kitaplar ile başlıyor. 23 Eylül’den itibaren iki haftada bir sürecek programın ilk eseri Stefan Zweig’a ait “Vicdan Zorbalığa Karşı” olacak. “Yazar sözü edilen yapıtı ekseninde ele alınarak değerlendirilecek. Getirdiği edebi tanıklıkla yazınsal birikimi üzerinde durulacaktır.”  Oturumlar Zoom üzerinden gerçekleşir. Oturumlara tek tek veya toplu … Read more

Feridun Andaç ile Kısa Öykü Dersleri 26 Eylül – 9 Ocak arasında

Feridun Andaç’la kısa öykü dersleri Butik Global’da başlıyor. 26 Eylül – 9 Ocak tarihleri arasında 16 Hafta sürecek öykü derslerinin I. Döneminde yazar/yapıt, II. Döneminde konu/tema/yöntem üzerine yorumlayıcı çözümlemeler, değerlendirmeler yapılacak.  Belirlenen yazı konularına göre yazılan yazılar üzerinde eleştirel, çözümleyici çalışma gerçekleştirilecektir. Çıkış noktamız günlük yaşantımızın seyrindeki izlenimler ve gözlemler olacak. Yaşamda olup bitenlerden bize … Read more

Sözün ardı/önü 24: Anlatmak için tanıklık gerek | Feridun Andaç 

1./ Niçin Yazıyorum? Sıklıkla olmasa da, arada bir kendime sorduğumdur. Yazdığım için varım, gibisinden kestirme bir yanıt aradığım da yok. Yaşadığım için yazıyorum gibi aşınmış bir şey de söyleyecek değilim. Peki nedir beni yazmaya yönelten? Okuduğum için yazdığım kesin. Yazmak bir keşif, öğrenme yolculuğu üstelik. Beni tanımlar mı? Bir yere kadar. Bununla bir kimlik edindiğimi … Read more

Sözün ardı/önü 23: Celo, gönül avcısı | Feridun Andaç 

Gözlerine bakamazdınız. Öyle dik dik bakardı ki size, alı al moru mor kesildiği ânlarda yüzünün başkalığında iki alev gibi çakmak çakmaktı gözleri. Dili tutulurdu öylesi durumlarda. Azık torbasında taşıdığı sığırcık öleli beri küskündü. Öyle böyle değil; sınığa, derslere, kara tahtaya, bahçeye, hatta bana da küskündü. Sığırcığını nefessiz bırakan Seyfi olduğunu söyleyeli beri her şeye, herkese  … Read more

Sözün ardı/önü 22: Solan bakışların anlatıcısı: Aslı Erdoğan | Feridun Andaç 

Uzaklıkları yakın eden bir anlatıcı Aslı Erdoğan. Zamanın solgun yüzüne yansıyanlar onun anlatı dünyasında buluşuyor. Bize, sıklıkla, dünyanın kırılganlığından söz ediyor. “Kabuk Adam” (1994), şöyle başlıyordu: “Bazen insana hiçbir şey hatırlamak kadar acı vermez, özellikle de mutluluğu hatırlamak kadar. Unutamamak. Belleğin kaçınılmaz intikamı. Herhangi bir iz taşınıyorsa eğer, bu bir zamanlar bir yara açıldığındandır.” (*) … Read more

Bir zaman yolcusu Feridun Andaç’tan “Gönlümdeki Güz” | Gökçe Tokatlıoğlu

Bir bakış eğer sözle renk değiştiremiyorsa duygu diliyle konuşmanın anlamı yok. Bırak kendi göğünde biriktirsin yağmur bulutlarını Toprağına su, suyuna hava, havasına ateş gerek nasılsa Bırak, kanasın gül kendi bahçesinde Deneme, öykü, eleştiri, kent, söyleşi, monografi türünde eserler veren edebiyatımızın usta kalemlerinden Feridun Andaç’ın son kitabı Gönlümdeki Güz kitabevlerinde yeni çıkanlar raflarında yerini aldı, okuyucularını … Read more

Sözün ardı/önü 21: Mevsimsiz zamanlarda | Feridun Andaç 

“Kendi sıcaklığını her mevsim koru…” Herman Melville’yi okumanın zamanı. Bambaşka bir iklim dönencesine geçince, dahası denize yakın olunca Moby Dick: Beyaz Balina sıklıkla karşıma çıkar. Bu kez, yeni okumamda iki çevriyi de masama aldım: Sabahattin Eyuboğlu/Mina Urgan çevirisiyle, Ömer Kalaycı’nınkini. Karşılaştırmalı bir okuma benimkisi, Kalaycı’ınkini daha anlamlı, denizle bağıntılı buldum nedense! Dil ötesi de bir … Read more

Sözün ardı/önü 20: Şimdi, burada | Feridun Andaç 

“Bitkilerin Yaşamı / Bir Karışım Metafiziği”ni (Emanuele Coccia) okumaya başladım. Bir ânda kendine çekti anlatılanlar… Burada ilk yaptığım şey, ağaç ve bitki adlarını not etmek. Karşıma çıkan her birini önce adıyla tanımak istiyorum. Örneğin: Sığla ağacı. Onun görkemiyle ilk kez karşılaşıyorum… Doğa, kendisinin keşfi için sizden dikkat  ve özen istiyor. “Bitki dönemeci”ne girdim burada. Karşıma … Read more

Feridun Andaç ve “ânları” | Burak Soyer

Edebiyatın birçok alanında eser üreten Feridun Andaç, son kitabı “Gönlümdeki Güz”de, “ânı” parlatıp, zamanla insan arasında dolaşıma sokarak bu “çizelge” üzerinde yer alan öyküler anlatıyor.  “Roman üzerine düşünür, tasarılar yapar, planlar oluşturursunuz. Ama öykü öyle değildir; gelendir. Yani yaşadığınız zamanların ânlarıdır. Işığın çakması gibidir, o ânı yakalar ve oturur yazarsınız. Asla beklemez, bekletilemez. İlk söz, … Read more

Sözün ardı/önü 19: Çaltıözü yazıları – Zamane sessizliği | Feridun Andaç 

O sözlerin döngüsü var şimdi zihnimde. Ayırdına varmak istediğim sesleri tanımak, keşfetmek için telaşlıyım. Her geç kalınmışlık  öyle değil midir? Kuşların sesine daha erken yaşlarda kavuşabilir, onların varlığının keşfine çıkmak için çoğu şeyden vazgeçmeyi göze alabilirdim. O sözleri yineleyip durduğum Çaltıözü sabahındayım gene: “Hayatımızın küçük ve büyük anılarında tüy dökmeye, tutulma dönemlerine izin verelim. O … Read more

Sözün ardı/önü 18: Ara yerde, ara zamanlarda | Feridun Andaç 

Kederin bizi sarmaladığı anlara, zamanlara dönüyorum. Kente kar yağıyordu. Kül rengi bir zamanın içinde döneniyorduk. Havada kar kokusu vardı. Yollar kül tozlarına bulanmıştı adeta. Karga sesleri eşlik ediyordu bana. Okuduğum satırlar arasında gezinmeyi bırakmak istemiyordum. Hatırlattığı her şey unutulan, ama yaşanıp geçilmiş zamanlarımın bir parçasıydı: “Ölümün boş bıraktığı daireler ve evler insanda sıklıkla terk edilmişlik … Read more