Sahi, biz ne dinliyoruz? | Deniz Poyraz

Aralık 8, 2022

Sahi, biz ne dinliyoruz? | Deniz Poyraz

Müzik, dünyamızı saran ve bizi duygusal olarak besleyen bir olgu. Gerek sıradan bir dinleyici gerek usta bir icracı olalım, ezgiler bizi duygusal manada doyuruyor, zihnimizde bambaşka dünyaların kapılarını aralıyor. Müziğin bilimi olarak adlandırabileceğiniz müzik teorisi ise yaşadığımız duygulara yeni bir boyut kazandırmakta ve bunları somutlaştırmakta. Ancak ister bu teoriyi öğrenmeye yeni başlamış ister okumakta ve icra etmekte ustalaşmış olalım, müzik teorisini gerçekten anlayabilmemiz için müziğin temellerini iyice kavramış olmamız ve bugüne değin ortaya konmuş eserlerin zenginliği bakımından, müziğin tarihçesini de bilmemiz gerekebilir.

Klasik müzikten hard rock’a, cazdan hip-hop’a müziği herkes sever: Ama tüm bu müzik türlerinin teorisini anlatan kitaplar, herhangi bir okuru bunaltacak kadar sıkıcıdır genellikle. Müzik Teorisi 101 ise bu sıkıcılıktan tümüyle uzak bir çalışma olma iddiası taşıyor. Kitabın yazarlarından Brian Boone, I Love Rock ‘n’ Roll ve American Inventions dahil pek çok kitabın yazarı ve eş yazarı. Diğer yazar Marc Schonburn ise eğitimci ve gitarist. Klasik müzikten caza ve rock’a kadar pek çok müzik türünde performans sergilemekte. Hâlihazırda müzikal teknoloji ve gitar konusunda eğitimler vermekte.
Hepimizin bildiği gibi müzik, notalardan ve resimlerden daha fazlası. Herhangi bir müzik eseri başlangıcından itibaren müzik yapmak için elzem olan semboller ve işaretler ortaya koyar. Besteci açısından bu semboller müziğin tam olarak nasıl icra ve organize edilmesi gerektiğini aktarmaya yarıyor. Tempo, gürlükler, ölçü çizgileri ve döngüler gibi öğelerin her birinin özel işaretleri var ve bunların birçoğu da bambaşka bir dilde. Ayrıca, eseri dilimize çeviren Funda Sezer’in altını çizdiği üzere, Türkçede müzik terimlerinin çevirileri konusunda büyük bir karmaşa da söz konusu. Herkes aynı şeyi farklı dillerde söylüyor diyebiliriz: Müziğe damgasını vurmuş Türk besteci ve eğitmenlerin Türkçe terimsel tercihlerine sadık kalmayı yeğleyenlerin yanında, terimlerin İngilizcelerini olduğu gibi kullananlar ya da her bir terim için “kendi çevresini” tercih edenlerde var. Müzik Teorisi 101, bu anlamda da okurun elini kolaylayacak bir anlayışa sahip. 

Öte yandan, müzik teorisi, müzikteki sesleri alarak bunları kelimelere çevirir; müziğin yıllar içindeki evrimine bir bakış atarak bu değişimlerden öğrenebileceğimiz şeyleri araştırır. Müzik Teorisi 101, kendi içinde aslında derinlikli konuları özlü şekilde açıklayarak meraklı okurda yepyeni kapılar açma iddiasında. Ne kadar özet geçilmiş gibi görünse de kitapta müzik teorisi çatısı altında kalan hemen hiçbir başlık atlanmamış. Örneğin ritim ve ölçü nedir? Akorlar ve gamlar nasıl kurulur? Geleneksel alman iyi nasıl anlamalı ve yazmalıyız? Tonları nasıl tanımlarız betonlar ne şekilde düzenlenmiştir? Müzik yazısında gördüğümüz çeşitli işaretler ne anlama gelir ve ne işe yararlar? gibi, müziğin pek çok temel meselesi de ele alınmaya çalışılmış.

Müzik Teorisi 101, ele aldığı konuları açık, kolay anlaşılır bir dille bütün müzik türlerini ve çalgıların kapsayarak sunuyor. Öyle ya, müzik teorisi de dahil hiçbir teorinin kafa karıştırıcı ya da aşırı girift olmasına gerek yok. Müzik teorisini öğrenmenin kolay bir iş olmadığı elbette doğru; fakat bu kitap bu süreçte okura güvenli bir şekilde ve açıklıkla kılavuzluk edebilir. Keyifli okumalar…

edebiyathaber.net (8 Aralık 2022)

Yorum yapın