“Kuşun Şarkısı”na kulak verelim | Mehmet Özçataloğlu

Nisan 10, 2023

“Kuşun Şarkısı”na kulak verelim | Mehmet Özçataloğlu

“… Camın kırılma sesi müzik değildi. Metalin yediği darbeyle çökerken çıkardığı ses müzik değildi. Kayan lastiklerin ciyaklama sesi müzik değildi. Çığlığım müzik değildi…”

Son dönemde yaşadıklarımız nedeniyle bu satırlar sarsıcı bir etki yarattı bende. 6 Şubat öncesinde okusaydım da mutlaka etkilenirdim fakat bu kadar olmayacağı kesindi. Şimdilerdeyse çok çok hassaslaştım. Sesler, görüntüler, birkaç satır bile farklı etki bırakıyor artık. Bundan sonra değişip düzeleceğine dair bir umudum da yok!

Yukarıdaki satırlar “Kuşun Şarkısı”na ait. Kuşun Şarkısı da Katya Balen’e. Yazar Birleşik Krallık’ın çocuk edebiyatında yükselen bir yıldızı olarak nitelendiriliyor. 2022 Carnegie Madalyası’nın sahibi. Kitabı resimleyen Richard Johnson ve dilimize çeviren de Sima Özkan. Bizimle buluşturansa Meraklı Tilki Kitaplığı.

Kitabın en başında yer alan bu satırlar Melodi’nin başına gelen trajik araba kazasını anlatıyor kısa ve acı bir şekilde. Kazanın ardından Melodi, çok sevdiği yan flütünü çalamaz ve sahip olduğu en büyük tutkudan uzaklaşmak zorunda kalır. Yaşadıklarını sindirmesi kolay olmaz. İçinde öfkeli bir sessizlik yaratır ve bu dünyada yaşamaya başlar. Ta ki Çınar’la tanışana kadar. İnsan hayatında bazı insanlar önemli ve özeldir. Hangi yaşta olduğumuzun da önemi yoktur. 

Çınar, Melodi’ye yeni taşındıkları apartmanın yakınındaki çalılıklarda gizlenmiş karatavukların yuvasını gösterir. Melodi için bir kırılma olur bu. Melodi’nin müziğe olan tutkusu yeniden canlanır.

“Seni saran dünyaya kulak vermeyi biliyorsan müzik her yerdedir.”

Yürürken ayaklarının kaldırıma değmesiyle çıkan tıkırtıda, kutu kolanın fışırtıyla açılışında notaları duyandı Melodi. Kapı gıcırtısında, annesinin seslenişinde müziği bulandı. Fakat geçirdiği kaza yaşamını bir anda değiştirmişti.

Dönüp gelirsek yaşadığımız günlere, kitap bir arkadaşlık, bir dayanışma öyküsü. Bugünlerde toplumsal olarak en çok ihtiyacımız olan. Yaşamları bir anda değişen milyonlarca insan. Öte yandan çare, yine insan. Başka toplumlarla kıyaslanamayacak kadar dayanışma duyguları gelişmiş bir toplumuz. Tutulsun diye uzatılan eli mutlaka bir tutan oluyor. Olmalı da…

Bu duygular çerçevesinde okuyunca “Kuşun Şarkısı”nın anlamı ve kıymeti katlanıyor. Kitabın sonunda Melodi’nin yeniden yan flütünü çalmaya başlaması da umudun hiçbir zaman tükenmemesi gerektiğini gösteriyor. İnsan yeter ki istesin. Karanlıktan aydınlığa erişecektir.

“Kuşun Şarkısı” bize bunu söylüyor.

edebiyathaber.net (10 Nisan 2023)

Yorum yapın