Kuşun Şarkısı: Müzik umut, umut müzik olabilir… | Songül Bozacı

Mart 28, 2023

Kuşun Şarkısı: Müzik umut, umut müzik olabilir… | Songül Bozacı

Hayatımız bilinmezliğin gizleri ile dolu. Bazen bu durumu çok acı bir deneyim ile hatırlayabiliyoruz. Bir anda tüm dünyamız altüst olabiliyor. Bir kayıp, bir kaza, bir doğal afet her şeyimizi bir anda yok edebiliyor ya da umutlarımızı söndürebiliyor. “Kuşun Şarkısı” bir çocuğun dünyasında yeniden yeşeren umuda tanıklık etmemizi sağlarken hikâyenin hissettirdiği duygular ile kendi duygu durumlarımıza göz attırıyor olması ayrıca başlı başına bir kazanım. 

Hayatı müzik ile şekillenmiş bir çocuk düşünün. Tek bir hayali var, çok iyi bir yan flüt virtüözü olmak. Duyduğu her sesi notalara dönüştürebilen ve her bir hücresi ile müziği hisseden bir çocuk Melodi. Hikâyenin girişi çok çarpıcı, derin bir duygu durumu ile olay örgüsüne giriş yapıyorsunuz. Geçirdiği kaza sürecini müzik ile örtüştürerek anlatmaya çalışıyor. Mesela kayan lastiklerden çıkan seslerin müzik olmadığını söylüyor. Artık kaza sonrası parmaklarının içinde hızlıca dönen müziğe yetişememesi gibi. Annesine karşı öfkeli olması, yaşadıkları bahçeli evlerini satıp çok katlı bir binaya yerleşiyor olmaları. Tüm bu süreçlerde kazanın ağırlığını ve iyileşme sürecinin ne kadar uzun sürebildiğini anlayabiliyoruz. 

Hikâyenin ikinci can alıcı kısmı Melodi’nin yeniden içindeki müziği yakalamasını sağlayan süreç bu taşınmadan sonra başlıyor. Çocuklar, aldıkları ağır duygusal yaralar ile bir anda yüzleşip çıkamayabiliyorlar. Bazen bu iyileşme süreci yaşadıkları durumun tam tersi duygularla kaplı olduğunda ve onların bu durumu unuttuklarında kendi doğallığında iyileşmelerine zemin hazırlayabiliyor. Annesinin onu zorlayıcı olmayan tavrı çok anlamlı. Odağında evet çocuğu var fakat onu zorlamadan onun kararlarına saygı duyarak ilerliyor olması örnek bir tutum. Anne ve çocuğun hayat yolculuğunda birbirlerine böylesi güvenli süreçler oluşturmaları ilişkileri açısından çok değerli. 

Melodi, iyileşme yolunu doğanın tam içinde kuşları koruyan bir arkadaşının ona rehberlik etmesi ile buluyor. Hayatın tüm acımasızlığı her bir saniyesinde varlığına devam ettirdiği doğal yaşam alanlarını gözlemleyen her çocuk iyi ve kötünün aslında ölüm ve yaşam döngüsü ile çevrili olduğunu görecektir. Karatavukların yuvasını korumaları, onların her gün yeni şarkılarını tamamlamaya çalışmaları. Bazen işler hep olması gerektiği gibi gidemiyor. Bu yuvada da erkek karatavuk hayatını kaybediyor bir tilkinin yuvaya saldırması sonucu. 

Gözlemler ve doğal koşullarda oluşan her deneyim çocuk ve yetişkin için en iyi öğrenme süreçlerinden biri. İnsanlığın doğadan en kopuk olduğu bu yüzyılda en büyük doğal felaketleri yaşıyor olmamız, bize her seferinde doğa ile iç içe bir yaşamı unutmadan yol almamız gerektiğini defalarca hatırlatıyor olması bizim öğrenme yolculuğumuzda yeniden durup düşünmemizi sağlıyor. Bir çocuk iyileşme sürecinde doktorun verdiği egzersizler yerine doğada geçirdiği süreç ile yeniden eski kol gücüne kavuşabiliyor. 

Kurgunun akıcılığı ve dilin sadeliği oldukça etkileyici. Fazla uzatmadan durumları, anlamsız zorlamadan olduğu gibi az öz ifade edilmiş olması çocukların kendilerini ve duygularını ifade etmede net duruş sergilemeleri için güzel bir örnek okuma olacağını düşünüyorum. Melodi’nin yeniden umut ile dolma süreci eminim birçoğumuz için güzel bir umut bulma süreci olacaktır. Doğanın her bir zerresinde bir bağımız olduğunu unutmadan umudun sihri ile yarınlarımız güzel olsun… Kitabın giriş cümlesi ile yazımı tamamlamak isterim: “Seni saran dünyaya kulak vermeyi biliyorsan müzik her yerdedir…”  Keyifli okumalar olsun… Dört bir yanınız müzik dolsun.

Kaynak:

Yazan: Katya Balen, Resimleyen: Richard Johnson, Çeviren: Sima Özkan, Yayınevi: Meraklı Tilki Kitaplığı

edebiyathaber.net (28 Mart 2023)

Yorum yapın