Safsatalar Ansiklopedisi ile zihinleri keskinleştiren Immanuel Tolstoyevski, bu kez varoluşun en büyük bilmecelerine kafa yoruyor. Kitap, Epsilon Yayınevi etiketiyle raflarda yerini aldı.
Tanıtım metninden
Kötülük problemi, özgür irade, simülasyon teorisi ve antinatalizm gibi felsefi meseleleri, kasıntıya kaçmadan, mizahın gücüyle ele alıyor.
Bu kitap, felsefenin ağır ve ulaşılmaz bir şey olduğu fikrini yıkıyor. Derin ama sıkıcı değil, düşündürücü ama bunaltıcı değil.
Arka Kapak Metni
Kötülük dolu bir dünyaya, fikriniz sorulmadan getirildiğiniz yetmiyormuş gibi, ne özgürlüğünüzden ne de gerçekliğinizden emin olabiliyorsunuz. “Merak etmeyin, yalnız değilsiniz…” demek isterdim ama belki de sizden başka herkes sahte.
Varoluşumuzun bu netameli özetinde, nice zihni kurcalamış dört önemli mesele saklı:
- Tarih öncesinden beri süregelen bunca kötülüğün ve acının bir anlamı var mı?
- Hiçbirimiz burada olmayı seçmediysek, neden hâlâ çocuk yapmayı seçiyoruz?
- Kanunlara göre işleyen bir evrende, gerçek bir seçim yapmamız mümkün mü?
- Peki kanunlar nereden geliyor, “what is the Matrix ulan?”
Bu soruların her çağda taze kalmalarının sebebi, bir yandan olabildiğince kişiseller (hayatım başka türlü olabilir miydi?) bir yandan da alabildiğine geniş ölçekliler (özgürlüğün olmadığı bir dünyada adalet neye dayanır?). Mitolojiden nörolojiye, edebiyattan kuantum fiziğine kadar, herkes için uygun sorular üretilmekte mevcut. Tabii “herkes” derken kendim çalıp kendim oynuyorum, yoksa siz de gerçek değilsiniz.