Çiziyorsam Sebebi Var: Çağla Yiğit | Ayşe Yazar

Çizimle olan ilişkiniz ne zaman başladı? 3,4 yaşlarında anaokuluna başlamıştım. Oyun odamızda çok fazla resimli çocuk kitabı bulunurdu. Çizimleri incelemeye bayılıyordum. Gördüğüm kostümlere, renklere, bu masalsılığa kendimi hep yakın hissettim. Çok fazla çizgi film izlerdim. Her hafta sonu Beyoğlu’nda tiyatroya götürürdü babaannem. Müzik, dans, resim kadar kalbimi çarptıran bir şey hatırlamıyorum. Bu hayali birikim resimlerle … Read more

Edebiyatın en aktivist cadısı: Olga Tokarczuk | Necla Akdeniz

Dünyanın kenarda kalan, anlatılması olanaksız, bulanık alanlarına ve çevrelerine sadığım. Hatalarımı yineliyorum ve bunun gerekli olduğunu düşünüyorum. Olga Tokarczuk Edebiyatın Cadıları serisinin sekizincisinde, yaşayan bir ahir zaman cadısından bahsetmenin mutluluğunu yaşıyorum. Bilirsiniz, cadılar ölmez sadece boyut değiştirir ama Olga Tokarczuk kanlı canlı bir Edebiyat Cadısı. Ve diğerleri gibi kimselere aldırmadan, kendi bildiği, istediği şekilde yazan, … Read more

Öykü: Dışarıya | Ecehan Biçen

Asiye Hanım hıçkırdı. “Bir kuğu kadar…” dedi, tekrar hıçkırdı. “Bir kuğu kadar değerim yok senin gözünde. Yalan mı ha, yalan mı?” Hikmet Bey kılını kıpırdatmıyor. Kirpiklerinde en ufak hareketlenme yok. Yanak kaslarında seğirme, kafasının sesin geldiği yana istemsizce çevrilmesi, dudaklarında gerginlik veya büzüşme, hiçbir şey. Altında dizleri çıkmış eşofman, üstünde el örgüsü yelek, koltuğa yapışmış, … Read more

Eyvah, tatil! Çocuklar ne okuyacaklar? | Mehmet Özçataloğlu

Okulların tatile girmesiyle ebeveynleri bir telaş alır hemen. Çocuklar tatilde ne okusunlar, diye. Öğretmenin ele tutuşturduğu bir liste varsa koşarak kitapçıya gidilir, bir an önce alınsın ve okunmaya başlansın o kitaplar istenir. Sanki kitap sadece tatilde okunurmuş gibi. Neyse, bugün sözü çok uzatmayacağım ve çocukların okumasını istediğim birkaç kitaptan söz edeceğim. Özellikle ilk okuma döneminde … Read more

Öykü: İlk Aşk… Ömür Boyu | Hediye Gasımova Nar

Ormanda aşk zamanıydı. Yağmurun hemen ardından doğan güneş palmiye yapraklarının uçlarındaki kristal damlacıklarda şavkıyordu. Başımın üstündeki yedi şeritli gökkuşağı, az daha yükselirsem kanatlarımın altında kalacakmış gibi yakınımda görünüyordu. Ben, bir gözle tabiatın güzelliklerine dalarken diğeriyle kendisini beğendirme çabası içinde daldan dala atlayıp çevremde fır dönen erkeğimi izliyordum sezdirmeden. Etrafımda değişik kuşların ötmelerini taklit ederek birkaç … Read more

Öykü: İyi senden n’aber? | Funda Mengilli

“Aa, Şaplak Gülcan, n’aber kız?” Aysel. Oynak Aysel. Hiçbir karşılaşmamızı boş geçmeyen, her fırsatta şaplağı alnımın ortasına yapıştıran Aysel. Hele yanında erkek cinsinden biri olmaya görsün. “Şekerim bak, seni tanıştırayım, bu Gülcan, Şaplak Gülcan!” diye sırıtık ağzından dökülüşü yok mu, ifrit eder insanı. Yanındaki sormaya fırsat bulamadan, “Ay, bak çok komik. Biz buna niye Şaplak … Read more

Aşk konferansı için Badiou ve Zizek İstanbul’a geliyor

Kartal Belediyesi’nin öncülüğünde MonoKL (Mono Kurgusuz Labirent) Yayınları tarafından 25-26 Eylül tarihlerinde düzenlenecek Filozoflarla İstanbul’da: Aşkın Metafiziği konferansına ünlü filozoflar Alain Badiou ve Slavoj Zizek birlikte katılıyor. Katılımın ücretsiz olduğu ve Dragos Arkeolojik Kazı Alanı’nda gerçekleşecek etkinlik süresince simültane tercüme de yapılacak. Konferansa ayrıca Volkan Çelebi ve Ahmet Soysal konuşmacı ve moderatör olarak katılacak. Aşkın … Read more

“Her yer şehir ve her yer taşra veya hiçbir yer” | Arzu Lermioğlu

İletişim yayınlarının “Memleket Kitapları” serisinin 10. Kitabı olarak raflara çıkan “Taşraya Bakmak”, (İlk basım, 2005) Tanıl Bora’nın editörlüğünde, kendisinin de dâhil olduğu on üç yazarın sayfalarına taşıdığı taşra sesleri ve Nuri Bilge Ceylan’ın o siyah beyaz (ya da gri mi demeli?) sinematografik taşra-taşralı geçidi sayesinde ilgiyle okunabilecek bir kitap haline gelmiş, hatta bendeniz içine düştüm … Read more

   Seyla’nın “Sıra sende,” diyen sesiyle irkildim. Dinlemeyi bırakmış, üstünden yıllar geçen hikâyenin detaylarına dalmıştım. Anlatma sırası bendeydi. Kadehimden bir yudum aldım. Arkama yaslandım.                                                                                          Çok eski bir evdi…       İstanbul’a üniversite okumaya gelmiştim. Devlet yurdunda bilmem kaçıncı yedektim, özel yurtlar ise ateş pahası… Kafa dengi arkadaşım Serap’la, kendimize bir çatı altı bulmayı vadetmiştik. … Read more

Seyla’nın “Sıra sende,” diyen sesiyle irkildim. Dinlemeyi bırakmış, üstünden yıllar geçen hikâyenin detaylarına dalmıştım. Anlatma sırası bendeydi. Kadehimden bir yudum aldım. Arkama yaslandım.                                                                                      Çok eski bir evdi… İstanbul’a üniversite okumaya gelmiştim. Devlet yurdunda bilmem kaçıncı yedektim, özel yurtlar ise ateş pahası… Kafa dengi arkadaşım Serap’la, kendimize bir çatı altı bulmayı vadetmiştik. Böylece tatil günleri … Read more

Seyla’nın “Sıra sende,” diyen sesiyle irkildim. Dinlemeyi bırakmış, üstünden yıllar geçen hikâyenin detaylarına dalmıştım. Anlatma sırası bendeydi. Kadehimden bir yudum aldım. Arkama yaslandım.                                                                                      Çok eski bir evdi… İstanbul’a üniversite okumaya gelmiştim. Devlet yurdunda bilmem kaçıncı yedektim, özel yurtlar ise ateş pahası… Kafa dengi arkadaşım Serap’la, kendimize bir çatı altı bulmayı vadetmiştik. Böylece tatil günleri … Read more