Kitap koleksiyoncusunun hayali gerçek olmuş | Metin Celâl

Eylül 28, 2022

Kitap koleksiyoncusunun hayali gerçek olmuş | Metin Celâl

Kitap koleksiyoncularının en büyük hayali yıllarını verip bin bir emek ve özenle toplayıp sakladıkları kitaplarının kendilerinden sonra dağılıp gitmemesi, güvenilir ellerde değerlendirilmesi ve tabii gelecek kuşaklara kalmasıdır. Maalesef bu hayaller çoğunlukla gerçek olmaz. Büyük ve çok değerli kütüphaneler sahipleri vefat eder etmez dağılır, kitaplar hurdacılara verilir ve onlarca yıllık emekle toplanan kitaplar heder olur. Yağmalanan, hurdacılara satılan, atılan kütüphanelerin elem verici öyküleri en çok kitap koleksiyoncularının içini yakar. 

Ahmet Kot, şairliğini, grafikerliğinin, yayıncılığının ve kültür insanlığının yanı sıra önemli bir kitap koleksiyoncusudur. Çocukluğundan beri kitap, dergi ve gazete topladığını söylüyor. Elli yıldır sadece Türkiye’de değil tüm Dünyada kitapların izini sürmüş, kütüphanesi devasa boyutlara ulaşmış. Kaç kitabım var diye saydığında sadece kitap koleksiyonunun yüz bin üç yüz on sekiz (100.318) kitaptan oluştuğunu görmüş. Ayrıca 300’e yakın derginin ve gazetelerin koleksiyonu varmış. 

Kitap koleksiyoncuları esas olarak bir konuya yoğunlaşır, sadece tarih kitapları, müzik kitapları, ilk baskılar, imzalı kitaplar toplayan koleksiyoncular vardır. Ahmet Kot’un farkı tek bir konuya ya da birkaç konuya yoğunlaşmaması. Kendi ifadesiyle edebiyattan tarihe, antropolojiden felsefeye, mimariden sanat felsefesine, biyografiden sözlük ve ansiklopedilere kadar 400’e yakın tema, büyük kısmı Türkçe ve İngilizce olmak üzere 50’ye yakın dilde kitaplar ve dergilerin koleksiyonunu yapıyor. 

Koleksiyon büyüdükçe kitapları korumak, saklamak sorun halini almış. “Sultanahmet civarında beş ayrı mekâna yayılmak zorunda kaldık ve kiraları ödeyemez olduk. Sonunda bütün kitapları şehrin periferindeki bir iş merkezinde dört katlı ve nispeten ucuz bir mekâna toplayarak sistemli bir kütüphane için en önemli adımı attık” diye anlatıyor (bkz. Z Dergisi | Kültür Sanat Şehir | Mevsimlik Tematik Dergi Özel Koleksiyonlar / Ahmet Kot). Kütüphane oluşturmak fikri de bu mekânda kitapları konularına göre tasnif ederken filiz vermiş. Niyeti de bu kütüphaneyi oğlu Yusuf Kot’a devretmekmiş. 

Bu sırada çok olumlu gelişmeler olmuş. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz Ahmet Kot’a “Balıkesir’de bilim, edebiyat, tarih, kültür, sanat adına herkesin bir araya gelerek araştırmalar yapabileceği modern ihtisas kütüphanesi kuracağız. Burası şehri bütünüyle besleyecek bir kültür merkezi olacak. Burada yapılacak olan söyleşiler, atölye çalışmaları, şehrimizdeki bütün çocuk, genç, yaşlı herkesi ve 20 ilçeyi kültürel etkinliklerle şehrimize ve kültürümüze yakışan çalışmalarla desteklemeye çalışacağız” demiş ve bu kütüphanenin Ahmet Kot’un koleksiyonu ile oluşturulmasını teklif etmiş.  

Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Millet Kütüphanesi Ahmet Kot Kitaplığı’nın kendi koleksiyonu ile kurulmasını “Bu gelişme bir kitap koleksiyoncusu olarak düşlerimin bile ötesinde” diye anlatıyor Ahmet Kot bizi kütüphanenin girişinde karşılarken. 

Kütüphane Balıkesir’e hâkim bir tepede, şehrin hemen her yerinden görülebilen Çamlık Rekreasyon Alanı’nda yer alıyor. Projenin kapsamında Şehitler Camii ve Hilal Minare, Balıkesir Türk Tarihi Sokağı, Bilim Merkezi, Kent Kütüphanesi, Alışveriş sokakları, İtfaiye Binası, 4 adet Spor Sahası ve Çocuk Oyun Alanları, Heliport, Yürüyüş Parkurları, Mesire Alanları, Paintball Sahası, Otoparklar ile Teleferik İstasyonu yer alıyor. Kütüphane bu projenin en dikkati çekici yapılarından biri. 

Kütüphane geniş ve ferah bir yapı. Sloganı Cemil Meriç’ten alınmış. “Hepimiz aynı kütüphanenin çocuklarıyız”. Koleksiyon dört element hava, toprak, su, ateş ve irfan başlıkları ile üç kata yayılmış. Dergi ve gazete koleksiyonları da yakın zamanda kullanıma açılacakmış. Çocuklar için özel bir bölüm açılması da planlanıyor. Ayrıca Ahmet Kot’un uzun yıllar Dünyanın her yerinden izini sürüp topladığı beş yüz parçaya yaklaşan Binbir Gece Masalları Koleksiyonu. Kitap tarihi, kitap sanatları, kalem, kâğıt, matbaa, kütüphanecilik, okuma kültürü gibi kitap kültürüyle ilgili konularda üç bine yakın kitaptan oluşan Kitap Kültürü ve nadir Osmanlıca eserleri de içeren yemek kültürü üzerine kitaplardan oluşan koleksiyonlar özel odalarda sergileniyor. Nadir ve ilk baskı, imzalı kitaplar da vitrinlerde sergilenecek. 

Kütüphanenin yaşayan bir kültür merkezi olması hedefleniyor. Toplantı salonları, sohbet alanları bu amaçla planlanmış. Bu yılın başından itibaren bir dizi söyleşi de gerçekleşmiş. Kafeteryası da kalabalık ve hareketli. 

Öğrenciler çoktan kütüphaneyi benimsemiş. Şehir merkezine pek yakın olmamasına rağmen kütüphanenin tüm oturma bölümleri dolu. Her kütüphanede olduğu gibi burada da araştırmacılar nerede çalışacak diye soruluyor. Öğrenciler için kütüphane yanında etüt salonları açılması planlanıyormuş. Ben çözümün öğrencilerin kütüphanenin içinden koparılmadan bulunmasından yanayım. Kütüphanenin internet sitesinin kullanıma açılması ve gelmeden önce yer ayırtmak mümkün olması ve bu işlemde de araştırmacılara öncelik verilmesi iyi bir çözüm olabilir. Zira İstanbul dahil hiçbir yerde kütüphane kullanacak araştırmacıların sayısı öğrencilerin sayısının yüzde biri bile değil. Tabii kütüphane kataloğunun dijital kullanıma açılması, diğer kütüphanelerle entegre olması da önemli. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Millet Kütüphanesi Ahmet Kot Kitaplığı henüz resmen açılmış değil. Bu eksikler tamamlanır ve tedbirler alınırken öğrencilerin sıcak ilgisini azaltacak, uzaklaştıracak adımlar atılmamasını ısrarla öneriyorum. Bugün kütüphanede kitaplar arasında ders çalışan öğrenciler yarın o kitapların okuru ve nihayet akademik kariyerlerinde ilerledikçe araştırmacısı olacak. Yeter ki sabredilsin. 

Darısı diğer kitap koleksiyoncularının başına. Belediyeler, Balıkesir örneğini dikkate alıp hemşerileri olan kitap koleksiyoncularının peşine düşmeli ve böyle görkemli yapılarla onları kitaplarını bağışlayıp kalıcı olmalarını sağlamaya ikna etmeli.  

edebiyathaber.net (28 Eylül 2022)

Yorum yapın