Öykü

Öykü

Öykü: Park | Emel Zehra Tunçinan

Hava 43 derece. Şehir dev bir sauna. Güneş bir şeye kızdı ya da biz yeryüzünün canına okuduk. Dört milyar yılın ...

Öykü

Öykü: Ankara havası | Sitare Kanşay Sarayönlü

Kapıyı açar açmaz, vanilya göğünden kopup geldiği aşikar bir esinti karşıladı beni. Esintiye katılarak, ağaçların sözbirliği etmiş gibi birdenbire yapraklarını ...

Öykü

Öykü: Aklımda kuşlar varken | Derya Balcı

Aldanırım sana dediğim günlere geri dönmenin imkânsızlığı içinde aradım seni… Umut ektiğim düşüncelerime inat son bir kez sesini duymak istedim. ...

Öykü

Öykü: Rüyalarımdaki adamlar | Hasan Hüseyin Akkaş

Akademisyenlerin kullandığı asansörün gelmesini bekliyorum. Çok geçmeden kapı açıldı, kalabalığın arasından Feyyaz Hoca sıyrıldı ve “beni takip et” dedi. Peşine ...

Öykü

Öykü: Bir hayali yutkunmak | Bayram S. Taşkın

“Araba lazım mı abla?” cümlesiyle irkildi birden. Başını çevirdiğinde elli yaşlarında, kısa boylu, bıyıkları sigaradan sararmış bir adamla göz göze ...

Öykü

Öykü: O adam babam değil | Dilek Altundağ

Bana kalsa Saliha teyzenin oğlu öldürmeliydi O ADAM’ı. Annem öldükten sonra evlendiği karısının oğlu Ahmet. Aynı evde büyümemize rağmen bize ...

Öykü

Öykü: Bırak dağınık kalsın | Kemal Çavuş

Öğlenden sonra üç dört sıraları geldi. Bankoda duran arkadaşım, “Buyurun,” dedi “kime bakmıştınız?” “Aşı olacaktım ama aşı odasında kimse yok,” ...

Öykü

Öykü: Düğüm | Ebru Asya

Bir kez daha baş ve işaret parmağını birleştirip dilinin üzerindeki ıslaklığa dokundurdu. Sol eliyle sehpanın üzerinde duran iğneyi alıp ıslak ...

Öykü

Öykü: Kambur Ali’nin hikâyesi | Tacim Çiçek

Bir Sırt çıkıntısı olmadığı hâlde küçük “r” gibi dolaşan çocuğu ilk defa gördüğümde oyun ediyor sanmıştım. Daha sonraları da gördüm: ...

Öykü

Öykü: Daldaki Kuş | F. Ayzer Bilgiç 

“Alo! Nuri abi. Hayırlı günler.” “Vay, Mehmet, hayırsız. Epeydir ortalarda yoksun.” “Haklısın abi. Koşuşturup duruyorum. Fırsat bulamadım. Kusura bakma. Ne ...

Öykü

Öykü: Özür | Orkun Kumkale

Büyük bir bankanın operasyon merkezinde çalışıyordum. Bankanın iç işlerinin yürütüldüğü o uzun, göğü delen cam binada. Burada, ne hesaplar dönerdi, ...

Öykü

Öykü: Zamansız | Oğulcan Taflan

“Bir şeyler kırılıyordu, bir şeyler kırıldı. Kendini -nasıl demeli?- dayanaklı hissetmiyorsun artık: sana bugüne kadar güç veren –öyle sanıyordun, öyle ...