Kült romanlar, yeni ciltleriyle yeniden

Kasım 21, 2019

Kült romanlar, yeni ciltleriyle yeniden

Franz Kafka’nın “Dönüşüm”ü, Yusuf Atılgan’ın “Aylak Adam”ı ve Nikos Kazancakis’in “Zorba”sı Can Yayınları tarafından yeni ciltleriyle yayımlandı.

Tanıtım bülteninden

Dönüşüm

Yalnızlığın ve yabancılığın alegorisi.

1915’te yayımlanan öyküsünde Franz Kafka, insanın trajik yalnızlığını ve üstüne kapanan duvarları aşma çabasını çarpıcı bir yalınlıkla dile getiriyor. Dönüşüm, yirminci yüzyılın çıkardığı en karanlık, ancak en evrensel metinlerden biri, yankısı hiç dinmeyecek bir başyapıt.

Gregor Samsa bir sabah uyandığında kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak bulur. Genç adam bir günde ailesinin iğrenerek baktığı, evden çıkarmak için her yola başvurduğu, toplumun asla kabul edemeyeceği bir varlığa dönüşmüştür. Artık bir insan değildir; buna rağmen hissettiği yabancılaşmadan, eksiklik ve suçluluk duygusundan kurtulmayı, insanca bir yaşam sürmeyi ister.

Çevirmen: Ahmet Cemal

Franz Kafka’nın Can Yayınları’ndaki diğer kitapları: Dava, 1999; Amerika, 2006; Ceza Kolonisinde, 2007; Babaya Mektup, 2008; Bir Kavganın Tasviri, 2009; Milena’ya Mektuplar, 2009.

FRANZ KAFKA, 1883’te Prag’da doğdu. Kafka’nın ailesiyle olan ilişkisi, Yahudi asıllı oluşu, içinde yaşadığı toplum ve siyasal ortam, çevresine yabancılaşmasını kolaylaştırdı. 1906’da hukuk doktorasını tamamlayan Kafka’nın ilk yapıtları Bir Kavganın Tasviri ve Taşrada Düğün Hazırlıkları, 1912’den önce yayımlandı. 1912’den başlayarak Dönüşüm, Amerika, Dava adlı başyapıtları birbirini izledi. Ceza Kolonisinde adlı öyküsü –suç sorununu işlemesi açısından– Dava ile ilişkiliydi. Vereme yakalanan Kafka, 1924’te Viyana yakınlarındaki Kierling Sanatoryumu’nda öldü ve Prag’da toprağa verildi. Şato adlı son romanı yarım kalan Kafka, yapıtlarında çağımız insanının korkularını, yalnızlığını, kendi kendine yabancılaşmasını ve çevresiyle iletişimsizliğini dile getirdi. Kafka, tüm yapıtlarının yakılmasını vasiyet etmiş olsa da, dostu Max Brod bu isteğini yerine getirmedi ve onun eserini 20. yüzyıl edebiyat tarihine kazandırdı.

AHMET CEMAL, 1942’de İzmir’de doğdu. St. Georg Avusturya Lisesi ve İÜ Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Yazko Çeviri dergisini yönetti. Hölderlin, Kleist, Brecht, Canetti, Remarque, Celan, Zweig, Musil, Trakl, Benjamin, Kafka, Lukács, Fischer, Bachmann, Goethe, Paz gibi yazar ve şairlerin yapıtlarını dilimize kazandırdı. Deneme kitaplarının yanı sıra Dokunmak adlı öykü kitabı ile Kıyıda Yaşamak adlı romanı yayımlandı. Çeviri edebiyatına yaptığı hizmetlerden ötürü Avusturya Federal Cumhuriyeti Altın Liyakat Nişanı’nı ve 2010 yılı Tarabya Çeviri Ödülleri Almancadan Türkçeye Büyük Çeviri Ödülü’nü aldı. 2017’de aramızdan ayrıldı.

Aylak Adam

Başıboş, amaçsız, sokaklarda.

Yusuf Atılgan’ın kentli aydının basit, amaçsız ve “aylak” varoluşunu anlattığı romanı, edebiyatımızın en başarılı tiplemelerinden birini yaratmıştır. Onlarca yıl sonra hâlâ güncelliğini koruyan, huysuz ama içten, yabancı ama tanıdık bir adamı resmeden Aylak Adam uzun süre unutamayacağınız bir eser, aklınızda dolaşmaya devam edecek bir başyapıt.

Aylak Adam’ın kahramanı C., kendisine miras kalmış parayla geçim derdi olmadan rahat bir yaşam sürmektedir. Biri diğerine eklenen günlerini İstanbul’un sokaklarında, caddelerinde dolaşarak, şehrin sinemalarını, atölyelerini gezerek geçirir. Bir şey eksiktir yine de. Hayatını değiştirecek, yaşantısına anlam kazandıracak olanı aramaktadır. Ancak bu şeye, bu insana, şehrin sokaklarında rastlayabilecek midir?

Yusuf Atılgan’ın Can Yayınları’ndaki diğer kitapları: Anayurt Oteli, 2017; Bütün Öyküleri, 2017; Canistan, 2017; Ekmek Elden Süt Memeden, 2017; Siz Rahat Yaşayasınız Diye, 2018.

YUSUF ATILGAN, 27 Haziran 1921’de Manisa’da doğdu. Manisa Ortaokulu’nu 1936’da, Balıkesir Lisesi’ni 1939’da, ikinci sınıfından sonrasını askerî öğrenci olarak sürdürdüğü İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü de 1944 yılında tamamladı. Akşehir Maltepe Askerî Lisesi’nde bir yıl edebiyat öğretmenliği yaptı. 1946 yılında Manisa’nın Hacırahmanlı köyüne yerleşerek burada çiftçilik yapmaya başladı. 70’li yılların sonlarına doğru İstanbul’a döndü, Milliyet, Can gibi yayınevlerinde çevirmenlik, editörlük yaptı. Yusuf Atılgan, Tercüman gazetesinin 1955 yılında düzenlediği öykü yarışmasında “Evdeki” öyküsüyle birincilik (Nevzat Çorum adıyla katılmıştır), “Kümesin Ötesi” öyküsüyle de (Ziya Atılgan adıyla) dokuzunculuk kazandı. Yunus Nadi Roman Armağanı’na değer görülen ilk romanı Aylak Adam’ı 1959’da, ilk öykü kitabı Bodur Minareden Öte’yi 1960 yılında yayımladı. İkinci romanı Anayurt Oteli, 1973 yılında basıldı. Edebiyatımızın çağdaş klasiklerinden biri sayılan Yusuf Atılgan’ın bütün öyküleri Eylemci adıyla 1992 yılında yeniden basıldı. Tek çocuk kitabı Ekmek Elden Süt Memeden ise 1981 yılında çocuk okurlara ulaştı. Yusuf Atılgan, Canistan adlı romanını çalıştığı sırada, 9 Ekim 1989 günü İstanbul’da aramızdan ayrıldı.

Zorba

Yaşamayı öğrenerek aydınlanmak. 

Nikos Kazancakis’in en çok sevilen ve okunan başyapıtı Zorba, Girit’e gelen bir İngiliz’in ve hayatına giren bir kasırganın, Aleksi Zorba’nın hikâyesi. Savaşıyla, tutkusuyla ve hazlarıyla hayatın her meyvesini tatmış olan Zorba’nın yalın bilgeliği ve zapt edilemez yaşama sevinci bulaşıcıdır. Birbirlerine tamamen zıt olsalar da, yaşama sığmayan bu karakter, genç adama hayata ve yaşamaya dair çok şey öğretecek, onu Akdeniz’e özgü bir aydınlanma yoluna çıkaracaktır.

Hayatın sunduğu tüm deneyimlerin peşinden tutkuyla giden, ümitsizlikleri kollarını açıp dans ederek def eden Zorba’nın öyküsü, edebiyatın simgeleşmiş ve ölümsüzleşmiş karakterlerinden birinin portresi. Varoluşumuzu güzellikleriyle ve acılarıyla dolu dolu yaşamaya çağıran, devirlere meydan okuyan bir yaşam rehberi.

Çevirmen: Ahmet Angın

Nikos Kazancakis’in Can Yayınları’ndaki diğer kitapları: Yeniden Çarmıha Gerilen İsa, 1982; Kardeş Kavgası, 1985; Kaptan Mihalis, 1993; El Greco’ya Mektuplar, 2003; Günaha Son Çağrı, 2003; İspanya, Yaşasın Ölüm, 2019.

NİKOS KAZANCAKİS, 1883’te Girit’in Heraklion kentinde doğdu. Atina Hukuk Fakültesi’ni bitirdikten sonra hukuk doktorasını veren Kazancakis, felsefi açıdan ünlü düşünür Henri Bergson’dan etkilendi. Lenin Barış Ödülü’ne değer görüldü; 1957’de Nobel Edebiyat Ödülü’nü bir oy farkla kaybetti. Goethe ve Dante’nin yapıtlarını Yunancaya çevirdi; Homeros’un Odysseia destanına 33.333 dizelik bir devam yapıtı yazdı. Türkçeye çevrilen yapıtları arasında Kaptan Mihalis, El Greco’ya Mektuplar, Kardeş Kavgası, Günaha Son Çağrı, Yeniden Çarmıha Gerilen İsa, Zorba ve İspanya, Yaşasın Ölüm sayılabilir. Kazancakis, altmışlarındayken İkinci Dünya Savaşı yıllarında kaleme aldığı Zorba romanıyla uluslararası üne kavuştu. 1957’de öldüğünde, doğduğu kent Heraklion’daki kale burçlarından birinin altına gömüldü. Mezar taşına, “Hiçbir şey ummuyorum, hiçbir şeyden korkmuyorum, özgürüm,” sözleri yazıldı.

AHMET ANGIN, 1919’da Girit’in Hanya kentinde doğdu. Haydarpaşa Lisesi’ni ve İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdikten sonra İzmir’de gazeteciliğe başladı. Uzun yıllar Demokrat İzmir gazetesinin başyazarı ve genel yayın müdürü olarak görev yaptı. 1965’te Kirpi adlı mizah dergisini çıkardı. Milliyet Genel Kültür Ansiklopedisi ve Meydan-Larousse’ta çevirmen olarak çalıştı. Yunanca ve Fransızcadan 35 kadar çevirisi bulunan Angın, 1977’de İstanbul’da öldü.

edebiyathaber.net (21 Kasım 2019)

Yorum yapın