Géza Csáth’tan zihnin karanlıklarına yolculuk: “Afyon ve Diğer Öyküler”

Şubat 26, 2019

Géza Csáth’tan zihnin karanlıklarına yolculuk: “Afyon ve Diğer Öyküler”

Géza Csáth’ın “Afyon ve Diğer Öyküler” adlı kitabı, İsmail Doğan çevirisiyle Can Yayınları tarafından yayımlandı.

Tanıtım bülteninden

Psikiyatr, müzik eleştirmeni ve yazar Géza Csáth XX. yüzyıl Macar edebiyatını yenileştiren öncü yazarlardan biri kabul edilir. Karanlık, tuhaf atmosferleriyle öne çıkan öykülerinde, aldığı tıp eğitiminin etkileri net biçimde görülür. Modern psikolojinin ruhunun hâkim olduğu yapıtlarında karakterlerin grotesk, karmaşık dünyasına adeta otopsi yapan bir doktor gibi derinlemesine iner. Özellikle uyuşturucu bağımlılığı konusunda hem kendi deneyimleri hem de klinik deneyiminin yansımalarının ortaya çıktığı öyküleri, yaşadığı yüzyılın büyük çöküşünü bireyler üzerinden acımasız, net ve yalın biçimde anlatır. Türkçeye ilk kez çevrilen yazarın Afyon ve Diğer Öyküler isimli derlemesi, insan doğasına bambaşka bir bakış açısı sunuyor.

Géza Csáth

1888’de doğdu. Annesinin erken ölümünün ardından aynı zamanda müzikle de uğraşan avukat babası tarafından yetiştirildi. Bir müzik eleştirisi olan ilk yazısı Bácskai Hírlap gazetesinde yayımlandığında daha on dört yaşındaydı. “A Kályha” isimli ilk öyküsünü on yedi yaşındayken yazdı, Jövendo´´ dergisine gönderdi ve bunun ardından kendini tamamen edebiyata verdi. Tıp eğitimi alırken aynı zamanda Budapesti Napló isimli gazetede de yazılar yazdı ve yeni Macar edebiyatının en büyük yayın organı olan Nyugat dergisinde yazılar kaleme aldı. 1909 yılında tıp doktoru diplomasını alarak Budapeşte’de Sinir Hastalıkları Enstitüsü’nde çalışmaya başladı. Etkisi öykülerinde de hissedilen morfini ilk kez burada kullandı. 1913’te evlendi, 1914’te askerî doktor olarak orduya katıldı, ancak morfin alışkanlığı yüzünden 1917’de görevine son verildi. 1919’da tedaviye alındı, fakat hastaneden kaçtı. Kaçtıktan sonra karısını öldürüp intihar girişiminde bulundu. Bugün Sırbistan sınırlarıiçerisinde bulunan Szabadka’daki hastaneye yatırıldı, fakat buradan da kaçtı. 1919’da, Macaristan sınırında Sırp sınır muhafızları tarafından yakalanınca yanında taşıdığı pantopon ilacını içerek intihar etti.

edebiyathaber.net (26 Şubat 2019)

Yorum yapın