Gamze Arslan’a 6 soru | Can Öktemer

Ocak 25, 2019

Gamze Arslan’a 6 soru | Can Öktemer

En son okuduğunuz kitabın adı nedir?  İzlenimlerinizi öğrenebilir miyiz?

En son Muriel Spark’ın Siren Yayınları’ndan yeni çıkan Sürücü Koltuğu adlı romanını okudum. Romandaki Lise karakterinin sürücü koltuğunda olduğu tekinsiz, rahatsız edici ama araçtan asla inmek istemediğim bir yolculuğa çıktım. Şimdiki zamanda aralara girerek, bir cinayet işleneceğini ve ana karakterin öldürüleceğini bilerek kurduğu anlatı tekniği, birbirini karşılamayan diyaloglar, bir kalabalık içerisinde duruyor gibi gözükse de aslında görünmeyen ve belki de birileri onu fark etsin diye “Sirke gider gibi” giyinmiş Lise karakterinin varmak istediği ölüm yolculuğunu okumak gerçekten etkileyiciydi.

Son okuduğunuz kitapta, en beğendiğiniz cümle ya da alıntı nedir?

Verebileceğim bir alıntı yok maalesef. Açıkçası okumanın karakterlerle, dilin yapısı ve kurgusuyla bir bütün olduğunu düşünüyorum. Attığım bir çizgiyle sanki o cümleyi kitaptan sonsuza kadar kopardığımı hissediyorum.

Yeni bir kitaba başlamadan önce arkadaşınızdan mı tavsiye alırsınız, kitap eklerinden mi yararlanırsınız yoksa tamamen sezgilerinizle mi hareket edersiniz?

Yakından takip ettiğim yayınevleri var, onların yeni çıkardıkları arasından sezgi yoluyla seçip bir okuma listesi oluşturuyorum. Yine beğenerek okuduğum çevirmenlerin de yeni çevirilerini mutlaka takip ediyorum.

Keşke bu kitabı ben yazsaydım dediğiniz bir kitap var mı?

Tabii ki. Sevim Burak’ın Sahibinin Sesi oyunu.

Yazdıklarınızı ilk olarak ne zaman gün ışığına çıkardınız ve ilk kimlere okuttunuz?

Yazdıklarımı ilkin yakın çevremde okurluğuna güvendiğim birkaç arkadaşım okudu. Çok uzun bir süre, otuz yaşıma kadar hiçbir yerde yayınlanmadı yazdıklarım. İlk defa 2016 senesinde Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödülleri’ne Çerçialan dosyamı göndererek gün ışığına çıkardım diyebilirim.

Belirli yazma alışkanlıklarınız var mı? Gürültülü bir yerde mi yoksa sessiz bir ortamda mı yazmaktan hoşlanırsınız?

Belirli bir yazma rutinim yok. Daha çok, biriktirip sonra yazıya dökenlerdenim. Bu anlarda gürültü de, sessizlikte de gerçekten hiç önemli olmuyor benim için. O an geldiyse mekânın konumu da, durumu da siliniveriyor.

edebiyathaber.net (25 Ocak 2019)

Yorum yapın