Ertuğ Uçar’dan deniz fenerlerinin peşinde iki kitap

Nisan 13, 2017

Ertuğ Uçar’dan deniz fenerlerinin peşinde iki kitap

woolfun izinde_kapakErtuğrul Uçar’ın Woolf’un İzinde ve Gece Yolculuğu  adlı kitapları Can Yayınları etiketiyle yayımlandı.

Tanıtım bülteninden

Ertuğ Uçar, deniz fenerlerine duyduğu ilginin izlerini taşıyan iki kitapla okuyucularla buluşuyor.

Woolf’un İzinde

Woolf’un İzinde kitabıyla kendi yazma serüveninin geçmişini kurcalıyor Ertuğ Uçar. Deniz fenerlerine duyduğu çocukça bir ilgiyle başlıyor her şey. Sonrası ise yazarın kendisi için bile beklenmedik şekilde gelişiyor. Üstünkörü bildiği Virginia Woolf ile gerçek tanışması kırmızılı beyazlı bir deniz fenerini görmek için İngiltere’nin güney sahillerine yaptığı gezide oluyor. Sonrasında ise kitap kat kat açılıyor. İngiltere’nin meşhur sisi, Antalya sahilleri, Woolf’un çocukluğu, Deniz Feneri kitabının ilham kaynağı Godrevy Feneri ve nihayet ilk kitabın yayımlanması.

Kırkmerak serisinden çıkan Woolf’un İzinde kitabıyla, bizi Antalya, İstanbul, Eastbourne ve St. Ives arasında dolaştıran Ertuğ Uçar, çetin bir soruyu cevaplamaya soyunuyor. Yazmaya nasıl başladım?

Gece Yolculuğu

gece yolculugu kapakErtuğ Uçar’ın daha önce Rüya Arızaları ve Yalnızlığın 17 Türü adlı iki kitapta topladığı öyküleri ise  yenileriyle bir arada Gece Yolculuğu kitabında buluşuyor. Uçar, öyküleriyle gecenin örtüsünü iki yanından tutup silkeliyor. Rüyalar kısmında uyuyanların içine girdiği öte dünyalara dalıyor. Fener öyküleri ise diğer kenarını yakalıyor örtünün; burunlarda, adaların en uçlarında, kasabaların açıklarında unutulmuş deniz fenerlerindeki bekçilerin hayatlarını gözlüyor.

 “Nerede kalmıştım, dedi anlatıcı. Bir yudum su içti ve devam etti: Ne önemi var. Sonsuza dek şemalar çizebiliriz. İç içe geçen mahallelerden, üst üste binen evlerden oluşan bir şehir gibi; tanrılar ve canlılar, rüyalar ve gerçeklerden yıldız haritaları gibi sonsuza uzayan manzaralar yaratabiliriz. Avcıyı geyiğe, onu bir savaşçıya, savaşçıyı düşmanına ve onları Minotor’a, bilgeye dönüştüren aklı çözümlemeye uğraşabiliriz. Labirenti rüyadan sıyırmaya, sahibine bedenini vermeye çalışabiliriz. Ama ne fayda. Hiçbiri bize nerede olduğumuzu söyleyemez.”

Yolunuz açık olsun.

ERTUĞ UÇAR

ERTUĞ UÇAR, Antalya’da doğdu. ODTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü’nden 1993’te lisans, 1999’da yüksek lisans diploması aldı.Yayımlanmış öykü kitapları, Rüya Arızaları (2006), Yalnızlığın 17 Türü (2008), Dünyayı Seyretmek İçin Bir Yer (2010) ve Ormanda Kaybolmak (2014) İstanbul’da yaşıyor ve mimarlık yapıyor.

edebiyathaber.net (13 Nisan 2017)

Yorum yapın