Çiziyorsam Sebebi Var: Gamze Seret | Ayşe Yazar

Kasım 21, 2020

Çiziyorsam Sebebi Var: Gamze Seret | Ayşe Yazar

Çizimle olan ilişkiniz ne zaman başladı?

Aslında herkes eline ilk kez kâğıdı, kalemi ne zaman aldıysa o zaman çizimle ilişkisi başlıyor. Bazılarımız bunu hobi olarak geliştirmeye devam ederken, bazılarımız da benim gibi meslek haline getiriyor. Benim çizimle olan ilişkim; yaratıcı endüstriler alanında, gelecek nesilleri ve onların hayal dünyasını geliştirmeyi, yazdığım ve çizdiğim resimli kitaplarla gerçekleştirmeyi hedeflediğim zaman başladı.

Çizer kitaba nasıl hazırlanır?

Ben önce kitabın metni hakkında derin bir araştırma sürecine dalıyorum. İşte bu kısım beni çok besliyor. Gecem gündüzüm o kitabın sayfalarını hayalimde canlandırarak, kıkırdayarak, merak ederek ve araştırarak geçiyor. Son resimlediğim ‘‘En Havalı Kaka Benimki’’ kitabına da tam olarak böyle hazırlandım. Bol eskiz, bol araştırma ve bir tutam hayal gücünü bir kâseye koyup üzerine de biraz kıkırdama serptiğimde kitaba hazırım demektir.

Çizimlerinizi yaparken yazar  ya da editör ile nasıl diyaloglar gelişiyor aranızda?

Beğenilmek güzel bir duygu. Tatmin edici ve bir o kadar da motive edici. Yazar ile yola çıkarken zaten yazar tarafından beğenilmiş olmak ilişkiyi ve yaşanan diyalogları olumlu yönde etkileyen ilk durum. Haliyle bizi birleştiren de yine yazılmış şahane metinler. Birbirimizin yaptığı işi beğenerek ve bu beğeni duygusuyla birlikte saygı duyarak başlayan bir işte geçen diyaloglar daha nasıl olur ki;

‘‘ -Şahane!’’,

‘‘ -Bu sayfa benim favorim!’’,

‘‘ – Pek içime sinmedi, sen ne dersin?’’,

‘‘ – Eline sağlık’’,

‘‘ – Bir de şöyle deneyebilir miyiz?’’,

‘‘ – Çok beğendim!’’,

‘‘ – …dan dolayı olmamış.’’ 

İşte bunlar kitabı geliştiren, olgunlaştıran ve öğreten diyaloglardan birkaç kesit. Bu kıymetli diyaloglar yazarla çizeri birbirine bağlıyor ve bazen güzel arkadaşlıklar doğuyor.

Sanatınızı/çizimlerinizi beslemek için neler yapıyorsunuz?

Benim tek altın kuralım planlı ve programlı olmak ve bu programda kendimle geçireceğim zamanlara da yer vermek. Bu programa mutlaka dâhil ettiğim şeyler; güneşle birlikte uyanmak, düzenli beslenmek ve yoga yapmak beni yolda tutan en önemli şeylerdir. Hafta sonu tembellik yapmak hiç bana göre değil. Bu yüzden listemde daima keşfedebileceğim koylar, tırmanacağım tepeler, yüzebileceğim denizler var. Kendime ayırdığım harika bir hafta sonu geçirdikten sonra hafta içi beni artık kimse tutamaz!

Bir kitabın rafta yerini alana kadar geçirdiği mutfak sürecini çizer cephesinden anlatır mısınız?

Kitap metni ilk geldiğinde önce bir okur gibi okuyorum. Hayal gücümle canlanan tüm sahneleri ve heyecanı baskılamak ilk okumada benim için çok zor oluyor. Daha sonra bir yazar ve çizer gibi okuyorum. Bu ikinci okumada deriiin bir nefes alıyorum ve heyecanımı, hayal gücümü kafamda canlanan tüm çizgileri özgür bırakıyorum. Deli gibi notlar alıyor ve bir yandan da araştırmalara dalıyorum. Çok soru soruyorum. Hatta belki fazla fazla soruyorum ama o kitaba tamamen hâkim olmak benim için çok önemli. Çizer kitaba sonradan dâhil olan ve son haline getiren kişi olduğu için her zaman benim gibi soracak çok sorusu olmalı. Ardından çizim taslaklarının ve fikirlerin havada uçuştuğu bir dönem geliyor. Burası çok önemli ve kitabın kaderinin belirlendiği bir dönem. Ben bu döneme ‘‘çizerin yazarlığı’’ diyorum. Çizer ne kadar yazar? Ne kadar başarılı bir anlatıcı? İşte ustalık önce kendini burada gösteriyor. Yani bence usta bir çizer, taslaklarından belli olur. Bu keyifli süreçte tabii ki editör ve yazarın da fikirleri mutlaka alınır. Bu doğrultuda daha doğru ve ayakları yere basan kompozisyonların ortaya çıktığına inanıyorum. İşin en renkli kısmı ise renklendirme! Artık proje kendini iyice gösterir, heyecan doruğa yavaş adımlarla tırmanır. Proje sayısız kez editör ve yazara sunulur ve geribildirimler değerlendirilir. Ve ta daa! İşte karşınızda lezzetli mi lezzetli tazecik bir kit..! Bitti mi? Bitmedi! Sıra dizgide. Rafa gelene kadar yine birçok işlemden geçecek olan çizimlerinizi artık yayınevine teslim edersiniz. Dizgi işlemleri son buldu derken oradan baskıya ve baskıdan da dağıtıma. İşte sonunda beklenen an. O kitap raflarda!

edebiyathaber.net (21 Kasım 2020)

Yorum yapın