Bugünden dergisinde bu sayı: Aydın, entelektüel, edebiyatçı kime denir?

Mart 26, 2013

Bugünden dergisinde bu sayı: Aydın, entelektüel, edebiyatçı kime denir?

“Düşünsel” bölümünün ilk yazısı Mehmet Ali Kılıçbay’a ait. Anlamsal olarak iç içe geçtiği yanılgısıyla çoğunlukla birbirinin yerine yahut birbiriyle yakın ilişkide kullanılan aydın ile entelektüel kavramlarının kökenine kadar inerek, iki kavram arasındaki ayrımın altını örneklerle çizen Mehmet Ali Kılıçbay’ın yazısı, edebiyatçının kim olduğuna dair tespitlerle sonlanıyor.

Toplumda estetik algının yerleşmesi için eğitime öncelikle öğrencilerden değil, o öğrencileri yetiştirecek öğretmenlerden başlanmalı, düşüncesinde olan Afşar Timuçin; estetik kargaşayla ilgili kaygılarını dile getirmiş, bu konuda yarar değerlerinin bile estetik değerlerin önüne geçtiğini örneklemiş Estetiksiz Toplum başlıklı yazısında.

Kaya Özsezgin’in Algısallığa Açık Tinsellik adlı yazısının eksenini ressam Soner Çakmak’ın sanatının inceliklerine, eserlerindeki mizaha ve özgünlüğüne yakın bakış oluşturuyor. Soner Çakmak’la yapılan söyleşi, sanatçıyı daha da yakından tanıma olanağı veriyor.

Özgür Soylu’nun Murat Özyaşar’la gerçekleştirdiği söyleşide; Diyarbakır’da yaşamak ve yazmak irdeleniyor.

1 Nisan! Mizah ve Şaka Günü. Bugünden dergisinin 11. sayısının nisan ayının ilk gününü kapsıyor olmasıyla örtüşen iki yazı:  Mizah tarihimizin hakiki bilirkişisi Turgut Çeviker; mizah dergilerinden, mizahçılara, karikatürcülere kadar yanlış bilinenlere de işaret ederek, mizah tarihiyle ilgili önemli bilgiler veriyor. Ali Budak, gülme ile mizah arasındaki ilişkinin sınırlarını çiziyor. Edebiyatımızda mizahı anlatıyor.

Kendini Almancanın hem misafiri hem de esiri olarak gören İranlı şair Said, Almanca ile kendi ana dili arasında karşılaştırmalar yapıyor. Farsça ile Almanca arasındaki farklara örneklerle işaret ediyor. Ana dil ve yabancı dil arasındaki ilişkiye değiniyor.

Feridun Andaç, yazın ve düşünce dünyamızda kendisinde iz bırakan sanatçılardan Sait Maden’i; Hülya Soyşekerci, öykü denince akla ilk gelen emekçilerden Nursel Duruel’i; Bahadır Gülmez, Burhan Doğançay’ı anlatıyor.

Yalçın Yusufoğlu, iki aykırı karakter olan Oblomov ve Don Quijote’u anlatıyor. İ. Serdar Sağsöz, değer duygusunu anlatıyor.

11. sayının öyküleri Aslı Suna Göynük’ün Diloş Çocuk; Zeynep Ünal’ın Kiralık Daire adlı öykülerdir.

Eser tanıtımlarında Yeşim Eyüboğlu, İki Coğrafya, İki Kitap, İki Yazar, Yıl 1879 adlı yazısında Osmanlı’da ve Avrupa’da kadınlara bakış açısını üç eser üzerinden incelemiş. Marcel Aymé’nin romanı İğreti Surat’ı İlkay Noylan; Edebiyatımızda Kadın Yazarlar Sözlüğü’nü Bade Elalır tanıtıyor. Neriman Ağaoğlu, arka kapakta Suat Derviş’in hayatını işliyor.

Yorum yapın