Zeytin Dalı’nda Müge İplikçi’nin yeni konuğu Pelin Özkan

Aralık 3, 2025

Zeytin Dalı’nda Müge İplikçi’nin yeni konuğu Pelin Özkan

Zeytin Dalı’nın bu bölümünde Pelin Özkan, “Herkesin Unuttuğunu Biz Hatırlamazsak” adlı kitabını Müge İplikçi’ye anlattı.

Zeytin Dalı’nda bu hafta Müge İplikçi’nin konuğu Pelin Özkan oldu. Özkan “Herkesin Unuttuğunu Biz Hatırlamazsak” adlı kitabını yazma sürecini anlattı. Bu sürecin kendisi için bir tür terapi olduğunu söyleyen Özkan, “Yazdım, bitirdim ama çekmeceye koydum. Kendime edebiyatçı demek istemedim. Yazdığınız şeye âşık olabilirsiniz ama bu onun iyi olduğu anlamına gelmiyor. Ben emin olamadım. O benim için bir terapiydi, kenarda dursun istedim” dedi

Pelin Özkan, romanın merkezindeki karakterlerin her birinin eşit önemde olduğunu, başkahramanın yalnızca Zeynep ya da Ali olmadığını vurguladı. Fakat Zeynep’in yaşadığı acıların, kayıpların ve direncin onu hikâyenin doğal odağına yerleştirdiğini söyledi: 

“Zeynep, Ali ve Mustafa Bey kitabın kahramanlarıydı ama ister istemez Zeynep öne çıktı. Çünkü, Zeynep’in temelinde yaşadığı bütün acılara rağmen doğruda kalma isteği vardı. Dışarıdan sesi az duyulsa da içindeki gürültü çok büyüktü.” 

“12 Eylül’ün izleri hâlâ sürüyor” 

Pelin Özkan romanı yazarken 12 Eylül döneminin arka planını yazmanın kendisini en çok zorlayan şey olduğunu söyledi. 12 Eylül’ün izlerinin bugün hâlâ sürdüğünü vurgulayan Özkan, “12 Eylül’deki kırılmalar bugün hâlâ üzerimizde. Bir yasa çıkarıyorsunuz, binlerce insan mahkûm oluyor. İşkenceden geçiyor. Sonra o yasa kalkıyor ama insanların hayatlarına onarılamaz yükler bırakıyor. Kitapta Ali’nin dramatik çöküşü de tam o yasanın iptal edilmesiyle başlıyor” dedi. 

Kitap tanıtım bülteni 

Bir gece vakti sessizliği bölen zil sesiyle Zeynep’in hayatı çatırdamaya başlar. Bir evin kapısı aralanır; içeri sadece polis değil, geçmişin hayaletleri, korkular ve cevapsız sorular da girer. Eşi Ali’nin yıllar önce yazmaya başladığı bir roman taslağı artık yalnızca bir edebi metin değil, bastırılmış bir kuşağın, susturulmuş bir inancın taşıyıcısıdır. 

Bir ülkeyi sevmenin görünmeyen yükü, yalnızca mahkeme salonlarında ya da hücrelerde değil, en çok da evlerin içinde, kalplerin derinliğinde taşınır. Zeynep’in gözünden bir annenin bitmeyen sabrı, bir kadının sessiz direnci, bir eşin kaygılı bekleyişi ve hafızayla verdiği savaş sayfalara dökülür. Her satır, bir dönemin gölgesinde büyüyen sessiz çığlıkların izini sürer. 

Herkesin Unuttuğunu Biz Hatırlamasak, Pelin Özkan’ın kaleminden geçmişle bugünün, özel olanla politik olanın iç içe geçtiği sarsıcı bir roman. Unutmaya zorlanan bir ülkenin belleğinde dirençle tutulan bir avuç gerçeği anlatıyor. Çünkü bazı sabahlar, yalnızca hatırlayanlar sayesinde doğar. Ve hatırlamak, bazen en büyük direniştir. 

Yorum yapın