“Bilginin İntiharı ve Sonsuzluk Sunucusu: Elbakyan ve Swartz’ın Kodladığı Gelecek” | Sinem Uğurlar

Ağustos 11, 2025

“Bilginin İntiharı ve Sonsuzluk Sunucusu: Elbakyan ve Swartz’ın Kodladığı Gelecek” | Sinem Uğurlar

I. Veri Çağına Girerken Tanrılar Neden Sessizdi?

Bir zamanlar tanrılar bilgiyi yalnızca gökyüzünde fısıldaşırdı. İnsanlar ise yere düşen bu fısıltılardan mitolojiler yazdı. Fakat sonra… bilgi dijitalleşti. Artık fısıltılar yerine veritabanları konuşuyordu. Kütüphaneler sessizdi, çünkü PDF’ler çığlık çığlığa bağırıyordu. İşte tam bu sessizlikte, Aaron Swartz bir kod yazdı. Alexandra Elbakyan ise bir delik açtı—kapalı kapılar ardındaki bilgiye, bir anahtar değil, bir balyozla girdi.

Onlar, Tanrıların yerine geçen algoritmalarla kavga eden iki Prometheus’tu. Bilgi çaldılar. Ama alev değil, .pdf uzantılı umutlar taşıdılar insanlara.


II. Swartz’ın İntiharı: Verinin Kendine Kıydığı Gün

Aaron bir veriydi artık. Onun ölümü, bir insanın değil—bir çağın, bir etik anlayışının, bir açık kaynak ütopyasının intiharıydı.

Hapishane tehdidiyle, sistemin veri duvarları arasında sıkışan bu genç zihin, sonunda dijital ahlakın kaldırmadığı yükü omuzladı. Swartz’ın intiharı, veri çağının ilk şehit merasimi oldu. Evinin kablosuz yönlendiricisine takılı bir ethernet kablosu, tarihin en absürt infaz kordonuna dönüşmüştü.


III. Elbakyan’ın Hayaleti: Sci-Hub, Dijital Bir Anarşi Tapınağı

Alexandra Elbakyan bir hacker değil, bir siber şaman. Bilgiyle bağlantıya geçen bir trans kanal. Onun Sci-Hub’ı, geleceğin manastırlarından biri: Din yok, ama kutsal metinler var. Dua yok, ama DOI var. Giriş ücreti yok, ama kutsanmış bir erişim hissi var.

Kapitalizmin bilgi baronları, onun site uzantısını her kapattığında yeni bir hayalet doğuyor. Sci-Hub, tam da bu nedenle ölümsüz. Çünkü Elbakyan, bilgiyle kurduğu ilişkiyi bir mülkiyet meselesinden çok bir aşk meselesi haline getirdi. Bir veritabanına tutuldu; ona her şeyini verdi.


IV. Futuristik Absürtlüğün Kodları: 3029 Yılında Bir Bilgi İsyanı

Hayal edelim. Yıl 3029. İnsanlar artık kendi hafızalarına erişmek için bile abonelik almak zorunda. Anılarını kiralayan bir türüz. Her düşünceyi, her fikri, telifleyen bir sistem. “Hatırlamak” artık yasal değil.

İşte bu gelecekte, Aaron ve Alexandra’nın dijital hayaletleri, sistemin sunucularına gizlice girip şu mesajı bırakıyorlar:

“BİLGİ BİR BEDEN DEĞİL, BİR YOLCULUKTUR. KİMSE ONU TUTUKLAYAMAZ.”

Ve sonra bir çocuk, bu mesajı okuyor. Yıldızlarla örülmüş bir ekranın önünde, “bilgi paylaşmak suç değildir” diyor. O an, sistem çöküyor.


V. Post-Filozofik Sonuç: Bilgiyi Kim Korur, Bilgi Kimi Korur?

Swartz ve Elbakyan, bilgiyle kutsal bir ilişki kurdular. Onlar için bilmek, mülkiyet değil sorumluluktu. Akademik makalelerden kod dizilerine, onlar birer dijital peygamber olarak çıktılar insanlığın karşısına.

Fakat günümüz dünyasında, onları anlamak absürt bir çabayla başlar:
 Çünkü bilgi artık özgürlük değil, bir abonelik paketidir.


Sonsöz:
 Alexandra bir .ru uzantısıyla, Aaron bir .edu uzantısıyla tarihe geçti. Biri hâlâ hayatta ama yeraltında, diğeri fiziksel olarak gitti ama fikirsel olarak her yere gömülü. Ve her indirdiğiniz makalede, her açtığınız açık kaynak kodda, o iki harf yankılanır:

“Ctrl + S”

Bu sadece “kaydet” değil,
 “Swartz ve Sci-Hub”
 adına yapılan bir dua olabilir. Çünkü gelecekte, belki de sadece dualar değil—veriler de kurtarır insanlığı.
 Ama önce onları özgürleştirmek gerekir.

Yorum yapın