Nâzım Hikmet’in son doksan dakikası

Mayıs 9, 2019

Nâzım Hikmet’in son doksan dakikası

Tuna Serim’in yeni kitabı Nâzım’ı Öldürmek Destek Yayınları’ndan yayımlandı. 

Tanıtım bülteninden:

Büyük şairin son doksan dakikası… 

Okurlarına tarihin içinden karakterlerin bambaşka boyutlarını anlatan yazar Tuna Serim’in yeni kitabı Nâzım’ı Öldürmek Destek Yayınları’ndan çıktı. Nâzım Hikmet’in son gününde düşündüklerini onun gözünden görecek ve hayatına giren tüm kadınlarla hesaplaşmasına tanıklık edeceksiniz. Galina, Münevver, Piraye, Vera… Ve belki de en çok üzdüğü kadın, annesi Celile Hanım… Bu kitabı okurken büyük şairin son dakikalarını onunla beraber yaşayacaksınız. 

Arka Kapak Yazısı:

Nâzım Hikmet hayatı dolu dolu yaşamış bir şair.

Onlarca yıl süren hapis yaşamı, işkenceler, asılsız suçlamalar, vatan haini ilan edilmesi ve en kötüsü çok sevdiği ülkesinden kaçmak zorunda kalışı…

Karaciğer rahatsızlıkları ve kalp krizleri yaşamının parçası olmuş.

O bir inanç ve aşk şairi…

Kadınları seviyor, onlar için dünyanın en güzel şiirlerini yazıyor, çoğu zaman da sevdiklerini terk ediyor.

Moskova’da yeni bir gün başlıyor, tarih 3 Haziran 1963…

61 yaşındaki Nâzım Hikmet gazete ve mektuplarını almak için kapıyı açıyor.

Birden yere yıkılıyor.

Sırtına şiddetle saplanan şey bıçak da olabilir, kurşun da…

Yıllarca o kurşunu düşünmüş, o bıçak darbesinden kaçmış, hatta ülkesini terk edişi de bundan.

Ama katili göremiyor, hiçbir yerde yok.

Ölüm kapısında artık, bedeninin en hassas yerinde…

Sancıların, acıların biri bitmeden diğeri başlıyor.

Yerde yapayalnız…

Evde Vera olduğuna göre kurtulabilir, onu hastaneye kaldırır…

Doksan dakika karısını bekliyor…

Vera yok…

Acılar içindeki Nâzım’ın sevdiği kadınlar birer birer gelmeye başlıyorlar…

O zaman anlıyor ki, bu bir hesaplaşma..

Tuna Serim kimdir?

Gazeteci, televizyoncu, radyocu ve yazar Tuna Serim hukuk eğitimi gördü. Gazeteciliğe “Tercüman” gazetesinde başladı. Daha sonra “Tercüman İnci” ekini çıkardı, burada önce muhabir, ardından da yazı işleri müdürü olarak görev aldı. 1974 yılında Metin Erksan’ın TRT için çektiği Ahmet Hamdi Tanpınar’ın eserinden uyarlanan “Geçmiş Zaman Elbiseleri” filminin senaryosunu yazdı. 1981 yılında genel yayın yönetmeni olarak “Hayat” dergisini çıkardı, aynı yıl “Ses” dergisinin genel yayın yönetmenliğini ve “Hayat Resimli Roman”ın editörlüğünü üstlendi. 1986’da Karacan Yayınları’na geçip “Kadın”, “THY Magazin” ve “Pop Bravo”nun genel yayın yönetmenliğini yaptı. 1992’de televizyona transfer olup Kanal 6’da Türk televizyonlarındaki ilk tartışma programı “Stüdyoda Buluşalım”ı hazırlayıp sundu. Kanal D’nin açıldığı yıl “Canlan Biraz” adlı kadın magazin programını hazırladı. 1995 yılında Nedim Saban’la birlikte Kanal D’de “Tartışma Büyüyor” programını hazırladı ve sundu. 1996’da Kanal D’de “Açık Kapılar” tartışma programını hazırladı ve sundu. 1997-2008 yılları arasında İstanbul FM ve Radyo 34’te dört değişik program sundu. 1997’de Show TV’de “Kadının Sesi” programını hazırlayıp sundu. 1997-1999 yılları arasında Kanal 9’da bire bir program “Açık Görüş”, toplu tartışma “Medyametre” ve “Stüdyoda Buluşalım” programlarını hazırladı ve sundu. 2001- 2002 yılları arasında Medical Channel’da “Yaşamda Kalite” ve “Cerrah Çelebi’nin Anıları” programlarını hazırlayıp sundu.

edebiyathaber.net (9 Mayıs 2019)

Yorum yapın