Kadın Yazarlar Derneği olarak, edebiyatın dönüştürücü gücüne ve insanlık durumunu anlama becerisine yürekten inanıyoruz. Ancak bu inancımız, Orta Doğu başta olmak üzere dünyanın dört bir yanında süregelen savaşların ve çatışmaların, yazar kimliği üzerindeki derin ve çoğu zaman yıkıcı etkileriyle yüzleşmemizi gerektiriyor. Biz, bu zorlu coğrafyalarda ve küresel ölçekte yaşanan trajedilerin, kalem tutan kadınların ruhunda ve eserlerinde bıraktığı izleri derinden hisseden bir derneğiz.
Savaşlar, sadece fiziksel yıkım getirmekle kalmaz; aynı zamanda bireylerin algılarını, inançlarını ve varoluşsal anlam arayışlarını kökten değiştirir. Yazarlar için bu etki çok daha derindir; yaşanan travmaları, kayıpları ve hayal kırıklıklarını eserlerine taşıyan, insanlık durumunun en kırılgan ve en dirençli yönlerini gözlemleyen tanıklardır.
Savaş bölgelerinde ve çatışmaların gölgesinde kalem tutan kadın yazarların rolü, bu genel tablonun çok ötesine geçer. Tarihsel olarak savaş edebiyatında pasif figürler olarak resmedilen kadınlar, günümüzde hem cephede hem de cephe gerisinde aktif katılımcılar olarak, hemşire, casus, direnişçi ve hatta asker olarak roller üstlenmişlerdir. Bu değişen roller, edebiyata da yansımış, kadın yazarların eserleri, savaş deneyimlerinin çok yönlü ve incelikli kadın perspektiflerini sunmuştur. Cinsiyet, ırk ve sosyal sınıfın savaş deneyimleriyle nasıl kesiştiğini gözler önüne sererek, geleneksel savaş anlatılarını sorgulamışlardır. Sivillerin, yerinden edilmiş toplulukların ve gelecek nesillerin yaşadığı kayıpları, yerinden edilmeleri ve savaşın kalıcı izlerini ele alarak, tarihin çoğu zaman susturduğu seslere hayat vermişlerdir.
Kadın Yazarlar Derneği olarak, edebiyatın sadece bir ayna olmakla kalmayıp, aynı zamanda barışın inşasında, uzlaşmanın sağlanmasında ve empati köprülerinin kurulmasında güçlü bir araç olduğuna inanıyoruz. Edebiyat, çatışmaların anlamsızlığını vurgulayarak, şiddet karşıtlığını savunarak ve farklı toplumlar arasında diyalog ve anlayışı teşvik ederek küresel uyuma katkıda bulunur. Marjinalize edilmiş toplulukların seslerini yükselterek, kapsayıcılığı ve sosyal uyumu destekler. Statükoyu sorgular, önyargılı düşünceleri yıkar ve toplumsal değişimin önünü açar. Yazmak ve okumak, sosyal adaleti savunmanın, farkındalık yaratmanın ve insanlık için daha iyi bir gelecek inşa etmenin temel taşlarıdır.
Kadın Yazarlar Derneği olarak misyonumuz; savaşlardan etkilenen kadın yazarları desteklemek, onların benzersiz seslerini duyurmak ve eserleri aracılığıyla barış, adalet ve anlayış mesajlarını yaymaktır. Edebiyatın, insan ruhunun en karanlık ve en dirençli yönlerini yansıtırken, aynı zamanda barışa olan sarsılmaz umudu da beslediğine inanıyoruz. Bu doğrultuda, kalemimizle barışı dokumaya, hikayelerimizle dünyayı aydınlatmaya ve gelecek nesillere daha yaşanılır bir dünya bırakmaya kararlıyız.
*Savaşa Hayır!*
edebiyathaber.net (19 Haziran 2025)
