Freud’un kendi yasını tutamaması yas teorilerini nasıl şekillendirdi?

Mart 8, 2023

Freud’un kendi yasını tutamaması yas teorilerini nasıl şekillendirdi?

Madelon Sprengnether’ın “Freud’un Yası” adlı kitabı, Melih Pekdemir çevirisiyle Ayrıntı Yayınları tarafından yayımlandı.

Tanıtım bülteninden

Mart ayında Lacivert Kitaplar dizisinde Freud’un Yası kitabına  yer veren Ayrıntı Yayınları, Sigmund Freud’un erken dönemde  yaşadığı kayıplarla ilgili bir çalışmaya yer veriyor. Freud’un yasını  tutamamasının yas teorilerini nasıl şekillendirdiğini inceleyen  Madelon Sprengnether, aynı zamanda feminist bir psikanalitik  eleştirmendir.  

Yazar, “Freud’un yas konusuna yaklaşımını ve bundan kaçınma  yollarını anlamak, düzgün şekilde onun yasını tutmamıza  yardımcı olur” demektedir. Lacivert Kitaplar dizisinden çıkan  kitap Melih Pekdemir çevirisiyle okurun ilgisine sunuldu.  

Arka kapaktan: 

Freud’un Yası, 20. yüzyıl boyunca psikanalitik teori ve  uygulamalardaki değişimleri keşfetmenin temeli olarak Freud’un  yas deneyimlerini ve teorilerini çözümlemektedir. 20. yüzyılın  başlarındaki modernist Freud yerini 21. yüzyılın postmodern  Freud’una bırakmıştır. Madelon Sprengnether, Freud’un  hayatındaki başlıca biyografik vakaların önemli bir yorumunu  sunuyor ve bunu yaparken Freud’un erken yaştaki kayıplarının  yasını tutamamasının yas teorilerini nasıl şekillendirdiğini ortaya  koyuyor. Bu durumun ardıllarına ödipal öncesi çalışmalar alanını açarak nesne ilişkileri, öznelerarası ve karşıaktarım teorileri, Lacancı analiz ve travma teorisi gibi bir  dizi yeni psikanalitik teoriye imkân sağladığını ileri sürüyor. Bu yaklaşımların çoğu, yasın ego  gelişimi süreci için kritik olduğu şeklindeki formülasyon konusunda farklı yönlerden gelip bir  noktada buluşmaktadır. İşte bu argüman aracılığıyla Sprengnether de, modernizmden  postmodernizme, yani ustalık vurgusundan kırılganlığa, dikeyden yatay anlam oluşturma  sistemlerine ve kelimelerle temsil edilebilen alandan sözel olmayan alana geçişin izini sürüyor.  

Freud’un Yası, Freud’un yasla kendi mücadelesini keşfederek, onu donmuş idealleştirmeden  kurtarırken ve çalışmalarının 21. yüzyılda taşıdığı önemi gösterirken, bizim de onun yasını  tutmamıza imkân tanımaktadır.  

Kitaptan alıntılar:  

“Yas tutmanın bir ürünü olarak ödipal teori olağan varsayımda, Freud’un babasının ölmesini istediği,  çocuklukta bastırılan bu duyguların babasının gerçek ölümünün baskısı altında yeniden ortaya  çıktığı yönündeki keşfini kodlamaktadır”  

“Doğumundan 150 yıl sonra, fikirlerinin (kuşkusuz etkisi azaltılmış biçimde) Batı kültürüne nüfuz  ettiği de söylenebilir. Örneğin, Ödip kompleksi, penis haseti, iğdiş edilme kaygısı, çocuk cinselliği,  bilinçdışı veya id terimlerine kim aşina değildir ki? Ve Freud’dan sonra, rüyaların istek doyumu olma  özelliklerini ya da gündelik dil sürçmelerinin gizli önemini kim reddeder ki?”  

“Freud’un anne-bebek ilişkisinin dinamiklerini ve beraberinde getirdiği yoğun gelişim dramasını  gizleyen ödipal yapısı, Freud’un göz atabileceği ancak doğrudan ele alamadığı bir konu olan yas  tutmanın bataklığına yaslanmaktadır.”  

edebiyathaber.net (8 Mart 2023)

Yorum yapın