Epsilon’dan her yaştan okur için dopdolu bir ekim seçkisi

Ekim 31, 2022

Epsilon’dan her yaştan okur için dopdolu bir ekim seçkisi

Epsilon Yayınevinin polisiye gerilim, bilimkurgu ve aşk romanlarından gençlik, çocuk, araştırma sağlık ve psikoloji kitaplarına kadar her zevkten ve her yaştan okura hitap eden Ekim 2022 seçkisi raflarda yerini aldı. 

Fotoğraftaki Yüz

Lisa Gray

Özel dedektif Jessica Shaw, aydınlatılması gereken bir cinayet ya da ortaya çıkarılması gereken gizemlerle ilgili ipuçları almaya alışkındır. Yirmi beş yıl önce Los Angeles’ta kaçırılan üç yaşındaki bir kız çocuğunun fotoğrafı e-postasına düştüğünde, bunun da her zamanki gibi bir durum olduğunu düşünür. Ancak fotoğrafaki yüze baktıkça işler değişir. Bilgisayar ekranından ona bakan küçük kız, Jessica’nın ta kendisidir!

Çocukken kaçırılmış olduğu bilgisi Jessica’nın düşüncelerini altüst eder. O kaçırılma olayından sonra bulunduğuna dair bir bilgi de yoktur. Etrafındaki herkese, her şeye farklı gözlerle bakmaya başlayan Jessica için yaşamını geri kazanmanın yolu geçmişe yönelik ipuçlarını takip edip tüm bu gizemi çözmektir. Üstelik bunu hiç kimseler anlamadan yapması gerekmektedir. 

Kapkaranlık bir tünelde yolunu el yordamıyla bulmak zorunda kalır Jessica. Tek umudu ise tünelin ucunda ışığı görmektir. 

“Bu romanı elinizden bırakmakta zorlanacaksınız.”

−Daily Record

“Yılın en iyi gerilim romanlarından biri!”

−Evening Standard

Hizmetçi

Nita Prose

“Mükemmel ve çok eğlenceli… Uzun zamandır okuduğum en ilginç karakter.”

-Stephen King

40’TAN FAZLA DİLE ÇEVRİLDİ!

“Ben hizmetçinizim. Sizin hakkınızda çok şey biliyorum ama gerçekten düşünürsek siz benim hakkımda ne biliyorsunuz?”

Kırmızı kadife halıları, altın yılanlı tırabzanları ve zümrüt yeşili koltuklarıyla Büyük Regency Otel’e hoş geldiniz. İçine kapanık karakteri, tuhaf davranışları ve temizliğe olan takıntısıyla Hizmetçi Molly’nin tüm dünyası ninesi öldüğünden beri bu prestijli otel olmuştur. Her sabah temiz üniformasını giymekten, arabasını minyatür sabunlar ve şişelerle doldurmaktan, yastıkları kabartmaktan büyük zevk alır. Konukların tozlarını ve sırlarını süpürmekte ise tam bir ustadır.

Molly’nin temizleyemeyeceği hiçbir şey yoktur… Ta ki bir odada ceset bulana kadar…

Bu olaydan sonra Molly, aniden cinayet davasında baş şüpheliye dönüşür ve kendini anlayamadığı bir yalanlar ağının içinde bulur. Tüm bu gizemleri çözmek, Molly’nin bir zamanlar düzenli olan dünyasını altüst edecektir.

Nita Prose’tan Hizmetçi beklenmedik sürprizlere sahip, insanlara farklı açılardan bakmayı öğreten ve her şeyin göründüğü gibi olmadığını anlatan mizahi bir suç gerilim romanı.

Öldürülen bir müşteri, çılgın çalışanlar ve tuhaf bir hizmetçi… Lüks bir otelin perde arkasını keşfetmeye hazır olun!

“Büyüleyici, yürek ısıtan, ustaca yazılmış ve zekice hazırlanmış özgün bir olay örgüsüyle bu olağandışı suç romanı, okurda sıcak bir gülümseme bırakacak.” 

—Booklist

Cadılar Meclisi

Lizzie Fry

Cadıların ve büyünün gerçek olduğu bir dünya hayal edin; insanlarla cadıların yan yana, barış ve uyum içinde yaşadığı bir dünya! 

Cadılar Meclisi, cadılık ve okültizmin lokal kültür ve tarihçeyi oldukça etkilediği Batı Amerika’da başlayan, büyünün ve büyücülerin gerçek olduğu bir öykü kurguluyor. Büyü, cadılar tarafından kendi kızlarına aktarılan önemli bir güç ve miras… Ergenliğe girer girmez Elementalist bir cadı olduğunu öğrenen 18 yaşındaki Chloe de bu kızlardan biri ve onu güçlerine kavuşturup bu öyküyü başlatan, epey sarsıcı bir ritüel.

Kadınlar arasındaki bu güç aktarımının farkında olan ve gerçeğin aksine, sahip oldukları potansiyeli onlara layık görmediğinden kötüye kullanabileceklerini düşünen bir liderse bu evrenin çürük dişi. Emrinde çalışan Nöbetçiler’le birlikte dünyadaki tüm cadıları, kendi elleriyle kurdukları gettolarda toplamayı hedefleyen Başkan, ülkedeki terörün önemli bir kısmını cadılara dayandıran tezini, ulusa sesleniş konuşmalarından birinde dillendirecek kadar gerçekçi buluyor: “Artık cadıların kadınsal aşırılıklarının bozduğu dengeyi düzeltmek için çalışmalıyız. Kendimizi korumamız gerektiği kadar, onları da kendilerinden korumalıyız. Yüce İsa Mesih’in sözlerini tekrar etmek gerekirse: Onları bağışlayın çünkü ne yaptıklarını bilmiyorlar.” 

Ne var ki gerçek, kendi ekibinden birinin ihanetiyle açığa çıktığında kartlar herkes için yeniden karılacak… 

Cadılar Meclisi, fantastik bir kurgu içinde kadının gücünü anıtlaştıran, soluksuz okunacak bir macera!

Kuğu Caddesi Sakinleri

Yara Zgheib

Adım Anna. Ben bir dansçıyım ve gerçek bir hayalperestim. D Delicesine seviyorum ve delicesine seviliyorum ama tüm bunlar alındı elimden. Sahi insan yemek yemeyi nasıl unutur? İnsan nefes almayı nasıl unutur? Daha da kötüsü, insan nasıl hatırlar? Ve mutluluk nasıl bir histir? Biliyor musunuz, ben tüm bunları unuttum… 

Anna Roux, sevdiği adam uğruna Paris’i ve baleyi ardında bırakıp Amerika Birleşik Devletleri’ne geldiğinde yalnızlığın ona kucak açtığını bilmiyordur. Ruhunu tüketen yalnızlık hissi, gün geçtikçe genç kadının bedenini de tüketmeye başlar. Öyle ki kendisini anoreksiya nevroza adındaki onu bir deri kemiğe çeviren hastalıkla uğraşırken bulur. Bu gerçekle yüzleşen Anna, Swann Caddesi’ndeki şeftali rengi tedavi merkezine kabul edilir. Burası kendisi gibi mustarip oldukları yeme bozukluklarını yenmeye çalışan genç kadınlara ev sahipliği yapan bir yerdir. Hepsinin hayat mücadelesi ağır olsa da tutunacak hayalleri vardır. Ama bu hayaller günde alınacak altı öğünün getirdiği suçluluk hissini yenmeleri için onlara yeterli gücü ve cesareti verecek midir? 

Kuğu Caddesi Sakinleri, bir grup kadının hem hastalık hem de umutla, karşılıklı destek ve yaşama arzusuyla birleşen deneyimlerini anlatan, heyecan verici, samimi ve yürek burkan bir roman…

İkna Metotları

Psikolojiyi Kullanarak İnsan Davranışlarını Nasıl Etkileriz?

Nick Kolenda

Davranışlarımızı nasıl kontrol ederiz? İnsanların düşüncelerini etkilemenin yolları nelerdir? “Zihin okuma” diye bir şey var mıdır? Kararlarımızı etkileyen psikolojik güçler nelerdir?

İnsanların düşüncelerini etkilemek için benzersiz bir yetenek geliştiren Nick Kolenda, bilişsel psikolojinin ilkelerini kullanarak “zihin okuma” yöntemini geliştirdi. Araştırmaları sırasında davranışlarımız üzerinde çok güçlü bir şekilde etki eden psikolojik güçler olduğunu keşfetti ve bunun sonucu olarak İkna Metotları ortaya çıktı. Bu psikolojik güçler içimize o kadar yerleşmiş ki bilinçli farkındalığımız dahilinde olmadan davranışlarımızı her gün yönlendiriyorlar.

Bu kitaptaki ikna metotları yedi adımdan oluşmaktadır. Eğer birini belli bir işi yapmaya ikna etmeniz gerekiyorsa amacınıza ulaşmak için bu kitapta açıklanan adımları takip edebilirsiniz. Adım adım ilerleyen bu rehber sizi doğru yöne götürecektir:

Adım 1: Algılarını Şekillendir

Adım 2: Uyumlu Tavırlar Oluştur

Adım 3: Sosyal Baskıyı Tetikle

Adım 4: Mesajına Alıştır

Adım 5: Mesajını Optimize Et

Adım 6: Momentumlarını Harekete Geçir

Adım 7: Uyumlarını Sürdür

İkna Metotları size sadece insanların düşüncelerini etkilemeyi öğretmekle kalmayacak, aynı zamanda onların davranışlarını kontrol etmek için psikolojiyi nasıl kullanacağınızı da öğretecek.

Otonom

Annalee Newitz

“Gerçekten heyecan verici, gerçekten yeni.”

–William Gibson

“Neuromancer internetin habercisiydi, Otonom da yapay zekâ ve biyoteknolojinin.” 

–Neal Stephenson

“Newitz karmaşık sistemleri her zaman esas noktasından kavrıyor ve şiirsel bir vahşetle parçalarına ayırıyor.”

—N. K. Jemisin

Otonom ve sözleşmeli robotlar, köle insanlar, satın alınan ayrıcalıkların olduğu bir dünya… 

Dünya gezegeninde 2144 yılı. İlaç korsanı Jack, patent karşıtı bir bilimci. Denizaltısıyla dünyayı eczacı bir Robin Hood gibi dolaşarak yeterli parası olmayanlara ucuz ilaçlar üretiyor. Ancak kopyaladığı son ilaç tam bir fiyasko. İlacı kullananlar işlerine bağımlı hâle gelip aşırı dozdan bir bir ölüyor. Dünya bir salgının pençesinde. Sürekli aynı işleri yapmaktan kendine zarar vermeye başlayıp çevresine tehlike saçan insanlar, delirenler, devreleri büsbütün yananlar…

İlginç bir ikiliyse Jack’in peşinde: Kederli askeri ajan Eliasz ile robot desteği Paladin. Jack’in piyasaya sürdüğü ilacın şeytani kaynağı ortaya çıkmadan önce onu durdurmalılar. Kaybedecek vakitleri yok ancak insan ve robotun iç içe geçtiği bu dünyada kim veya ne olduklarını keşfetmek sadece bir zaman değil, varoluş meselesi…

Sistemin devrelerinde gezinen esas soru ise: Her şeyin, insanların bile bir sahibinin olduğu bu kültürde özgür olmak mümkün mü?

Anahtar 4 – Mahşer

S. Mare

Araf’ın yok oluşu birçok şeyin de başlangıcı oldu… Yeni yaşamların… Yaklaşmakta olan bir savaşın…

Mara Araf ’tan çıktığında Alastor Cehennem’de acı dolu bir esarete yürüdü. Artık Alastor ile aralarında mühürlü bir cehennem varken, karşısında da kaçınılmaz bir savaş vardı. Mara o savaşa Alastor olmadan girmemeye kararlıydı. Kara Kitap’ın sayfaları çevrildi, düşman her sayfada bir adım daha yaklaştı. Yüzyıllar önce yok edilen bir türün tekrar gün yüzüne çıkması tüm hesapları altüst etti. Andras yeni müttefikleriyle artık eskisinden çok daha güçlü ve tehlikeliydi. Kıyamet çoktan kopmuştu, mahşer yakındı. Zaman şeytanın iki dudağının arasında ilerliyordu.

Peki, Mara Cehennem kapısını bir kez daha aralayıp âşık olduğu şeytanı serbest bırakabilecek miydi? Yoksa mahşerde tek başına mı yürüyecekti?

“İyi kız rolü buraya kadardı. Şeytan Mara geri döndü.”

Ben Seni Böyle Sevdim

Tracey Garvis Graves

GOODREADS OKUR ÖDÜLÜ ADAYI

“Benzersiz bir kurgu. Harika bir kitap!”

-Colleen Hoover

İlk aşkınızla ikinci bir şansınız olsaydı ne yapardınız? 

Annika Rose yalnızlığı arkadaş edinen bir üniversite öğrencisi. Sosyal hayatında yanlış sözler sarf edip yanlış tavırlar sergilediğinden kendini hep kayıp hisseder. İnsanların ne istediğini, ne anlatmaya çalıştığını doğru anlayamaz. Bu yalnızlığını ya kitap okuyarak ya da satranç oynayarak giderir. Ta ki satranç oynadığı bir gün Jonathan adlı bir çocuğun yanında olmaktan hoşlandığını fark edene kadar… Yargılanmadan, onu olduğu hâliyle seven bu çocuğa kalbini kaptırana kadar… Ancak ne yapılırsa yapılsın bazen tüm bunlar yetmez… 

Annika Rose yalnızlığı arkadaş edinen yetişkin bir kadın artık… Şimdi on senenin ardından kader Annika ve Jonathan’ı Chicago’da yeniden bir araya getirir. Annika tam da istediği gibi bir kütüphaneci olarak hayatına devam etmektedir. Bir boşanma sancısını atlatmaya çalışan Jonathan ise yeni bir başlangıç için kendine sebep aramaktadır. Bir zamanlar paylaştıkları o güçlü hisler yeniden ortaya çıksa da onları ayıran korku ve endişeler bu ikinci şansı yok edebilecek midir? 

Ben Seni Böyle Sevdim farklılıklara yer veren sıradışı konusu ve akıcı anlatımıyla sizi kendine bağlayacak türde bir roman…

Bir Dilek

Michelle Harrison

Perileri görme yeteneğine sahip olmak, Tanya Fairchild için hayatın hiç de kolay olmadığı anlamına gelir. Ne de olsa gerçek periler, kitaplarda anlatılanlara hiç ama hiç benzemezler.

Böylesi Daha Güzel 

Debbie Macomber

#1 New York Times Çoksatan Yazarı

Romanları onlarca dile çevrilen ve satış rekorları kıran New York Times çoksatan yazarı Debbie Macomber, okurlarına aşka ve yeniden başlamaya dair sahici ve iyi hissettiren hikâyeler anlatmaya devam ediyor.

Julia Jones’un evliliğinin bitmesinin üzerinden 6 yıl geçmişti. Julia evliliğini kurtarmak için elinden gelen her şeyi yapmıştı. Ne var ki yaşanan bir dizi üzücü olaydan sonra boşanma kâğıtlarını imzalamaktan başka çaresi kalmamıştı. 20’li yaşlarında olan kızları ise babalarıyla görüşmeme kararı almıştı. 

Julia oturduğu evi sattıktan sonra bir süre ona iyi gelecek bir ev aramış ve sonunda çok çeşitli etkinliklerin düzenlendiği harika bir apartmana taşınmıştı. Kitap kulübü, spor salonu, tadım grupları… Julia yeni hayatında çok mutluydu ve nihayet geçmişi geride bıraktığını düşünüyordu. Pek çok ters giden randevunun ardından mutlu olmak için artık bir erkeğe ihtiyacı kalmadığını hissediyordu. Ta ki son derece çekici yeni komşusu Heath Wilson ile spor salonunda karşılaşana dek. Kendisi de boşanmış olan, iki çocuklu Heath ile arkadaşlığı günden güne tutkulu bir aşka dönüşüyordu. Her şey mükemmel görünüyordu. Ancak geçmişlerinden gelen sarsıcı bir gerçeği öğrenmeleriyle Julia ve Heath kendilerini çocukları, eski eşleri ve eski eşlerinin yeni eşleri arasındaki bir mücadelenin içinde bulacaktı. Geçmişleri sandıkları gibi geride kalmamıştı, temize çekilmesi gereken pek çok anı onları bekliyordu. 

Böylesi Daha Güzel aile kalmaya, yaşadığımız öfke ve kırgınlıklara tutunmayı bırakmaya ve değişime giden yolda önümüze çıkan mucizevi güzelliklere dair çarpıcı bir roman!

Demokrasinin Gerilemesi ve Yükselişi

Antik Dönemden Günümüze Uzanan Küresel Bir Tarih

David Stasavage

Demokrasinin yükselişinin tarihsel anlatımları, Antik Yunan ve Rönesans öncesi Avrupa’ya odaklanma eğilimindedir. Birkaç bin yıla yayılan örneklerden yola çıkan David Stasavage, öncelikle devletlerin neden demokratik ya da otokratik yönetim tarzları geliştirdiğini ele alıyor ve erken demokrasinin, zannedilenin aksine, zayıf bir devlette ve basit teknolojilerle küçük yerlerde bile gelişme eğiliminde olduğunu savunuyor. Amerika’dan Mezopotamya’ya, hatta sömürge öncesi Afrika’ya kadar birçok farklı coğrafyada, demokratik uygulamaların var olduğunu dile getiren David Stasavage, bu kapsamlı çalışmasında, hikâyenin tahmin edilenden katbekat zengin olduğunu göstermek adına çok daha öncesine uzanan küresel kanıtlardan yola çıkıyor. David Stasavage, erken demokrasinin dünyadaki yaygınlığına değinerek onların nerede ve nasıl yükseldiğini –ne zaman ve neden gerilediğini– anlamanın, yalnızca yönetimlerin tarihi ekseninde değil aynı zamanda modern demokrasilerin çalışma biçimleri ve gelecekte nerede açığa çıkabileceği ekseninde de önemli bilgiler sağlayacağını öne sürüyor.

Demokratik kaygıların hızla çoğaldığı günümüzde Demokrasinin Gerilemesi ve Yükselişi, siyasi kurumların büyümesini yepyeni bir tarzda ele alıyor ve modern yönetim biçimlerinin kökenlerine önem veren herkes için şaşırtıcı dersler sunuyor.

Demokrasi, insan toplumlarında doğal olarak oluşan bir durumdur. Bir tek bu fikir bile, Stasavage’ı geçmişe bakan pek çok teorisyenden ayırır.”

– Justin Kempf, Democracy Paradox

“Demokrasi ve otokrasinin gelişimini canlandırıcı ve ilişkisel bir şekilde analiz eden olağanüstü bir kitap.”

– Simon Sebag Montefiore, BBC Tarih Dergisi [BBC Tarih Dergisi’nin 2020’nin En İyi Kitapları arasında]

Gerçek Bir Dâhinin Bir Yılı

Stacey Matson

Ben, Arthur A. Bean, ünlü olacağım. Kolay olmayacak, biliyorum. Ortaokul şimdiden ayak bağı oluyor. Gerçek aşkım Kennedy beni fark etmiyor bile ve Bayan Whitehead yaratıcı dehamı anlamıyor. Ayrıca Robbie Zack (kendisi tam bir ezik), fikirlerini çaldığımı düşünüyor ama çalmıyorum. Başka birinin yazdıklarını okuduktan sonra bir ilham patlaması yaşarsanız bu, kopya çekmek sayılmaz. Hem zaten bütün ünlü yazarların aynı şeyi yaptığından eminim. Ve ben de ünlü olacağım. Sadece bu seneki öykü yarışmasını kazanmam gerekiyor…

Arthur A. Bean’in hayatının bir yılına hoş geldiniz. O esprili, kabına sığmayan bir çocuk… Ve eğer Robbie tehditlerinde ciddiyse, kafasını tuvalete kaptırmak üzere.

Karanlık Lise 3

Alya Öztanyel

Sizce herkes eşit mi doğar?

Yanlış zamanda, yanlış yerde, yanlış kişilerle bulunanların hikayesi; ressamına renkleri, müzisyenine notaları unutturur. Hayatta öyle gerçekler vardır ki içlerinde kendi gölgeni bulmak bile cesaret ister. Peki, sen kendi gölgeni keşfetmeye hazır mısın?

Kötü Çizilmiş Beth

Knife&Packer

Hayat bazen karmakarışık olabilir!

Mabel… Kendisi ablam olur! Bir defa sanat kitabıma çizdiğim otoportrelere gizlice bakmış ve de beğenmemiş. Buna hiç şaşırmadım çünkü o kendisinden başka kimseyi ve hiçbir şeyi beğenmez. O günden beri bana Kötü Çizilmiş Beth diye sesleniyor. 

Sinir oluyor muyum? Evet, hem de çok…

Olağanüstü çılgın ailem ve arkadaşlarımla tanışmak için sabırsızlanıyorsan, hadi gidelim!

Kuz – Hedef Serisi II

Buse Kudun

Yağmur, o karlı gecede yalnızca kalbinden değil, kendinden bir parçayı da geride bıraktı. Artık kimsesiz ve çaresizce tanımadığı bir adamın mabedinde kalmak zorundaydı. Küllerinden doğacağını sanıyordu ancak yaklaşan fırtınadan haberi yoktu.

Karanlık bir adam, onu tehlikeli bir oyunun içine sürüklediğinde hedefin kendisi olmadığını anladı. Hedef Kuz’du ve ona sahip olmak isteyen beş azılı ortak vardı. Kaçmak imkânsız, teslim olmak düşünülemezdi. Öyleyse yapılması gerekeni yapacak, hayatının iplerini eline alacaktı. Fakat saklandığı maskelerin ardında unutmayı tercih ettiği geçmişi yakasını asla bırakmayacaktı. 

Şimdi matruşkaların içine saklanmayan ufak bir kâğıdın peşindelerdi. Onlarca kişinin hayatı o kâğıdın üzerine karalanmış birkaç parça söze tabiydi. Onu zamanında bulmak iki düşmanın görevi oldu. Düşmanlar birbirlerini ilk kez tanıyorken, bazıları ölmeyi hak ediyordu. 

“Çözüm ve sorun tek bir bedende, kanlı canlı karşımızdaydı artık. Ailesiyle veya canıyla tehdit edemeyeceğimiz bu hedefi ele geçirmek herkesten daha zor olacaktı.” 

On Bir

Nur Çakmakçı Algün

Konstantinopolis, 1185

Patrikhanenin yüksek duvarları arasında, yeni doğmuş bir bebeğin sesi duyuluyor. Onu hayatta tutmaya gönüllü üç rahip de kimi büyüteceklerini henüz bilmiyorlar.

Venedik, 1201

Dördüncü Haçlı Seferleri hazırlıkları yapılıyor. Meydanlarda ölecek olanlar bu seferin gerçek sebebini bilmiyorlar.

Antarktika, 1979

Dışarıdan bakınca görünmeyen bir bilim üssü, baba kız olağanüstü projeler üzerinde çalışıyorlar. Yaptıkları deneylerin sonucunda varacakları yeri henüz bilmiyorlar.

İstanbul, 2019

Üniversitede küçük bir oda, gizemli bir kâğıdın başında toplanmış üç akademisyen. Hayretle çözmeye çalıştıkları mektubun nereden ve nasıl geldiğini bilmiyorlar.

Hayır, bu hikâye; tarih, bilim, savaş, gizemli ilimler ve din hakkında değil. Ancak, hepsinin üzerinden ve içinden yürüyerek geçiyor. İstanbul’da gezinirken “Yoksa?” demenizi sağlayacak sorular ve cevaplarla…

Sağlıklı Uyku Alışkanlığı: Mutlu Çocuk

Gece Boyu Kesintisiz Uyku Rehberi

Dr. Marc Weissbluth

• Sağlıklı uykunun bileşenleri nelerdir?

• Sağlıklı uyku neden önemlidir?

• Uyku sorunlarının çözümleri nelerdir?

• Bebeklikten ergenliğe sağlıklı uyku alışkanlıkları nasıl kazanılır?

Çocuklarını kolaylıkla uyutmak isteyen ebeveynlerin başucu kitabı.

Çocuk doktorları ve uyku araştırmacıları arasında önde gelen isimlerden biri olan Marc Weissbluth, bebeklikten ergenliğe kadar çocukların uyku problemlerini çözme konusundaki çığır açan yaklaşımını anne-babalarla paylaşıyor. Doğal uyku döngüleri çerçevesinde yararlı alışkanlıklar oluşturmaya yönelik ilkeleri adım adım ve anlaşılır biçimde açıklıyor.

İlk olarak 1987 yılında yayımlanan Sağlıklı Uyku Alışkanlığı: Mutlu Çocuk, özellikle internet ve sosyal medyanın hayatımıza girmesiyle birlikte ebeveynliğin yeni dinamikler kazanması ve uyku sorunlarının artması sebebiyle güncellenmiştir.

Dr. Weissbluth, bilgileri daha da verimli bir şekilde sunmak için yeniden düzenlediği bu değerli çalışmasında uyku sorunlarının çözümüne ve ebeveynlerin çocuklarını uyutmaya çalışırken yaptığı yaygın hatalara odaklanıyor. Bebek ve çocuklarda sağlıksız uyku alışkanlığı çözülmediğinde sorunun kalıcı olabileceğini ifade ediyor. Ayrıca uyku ile mizaç arasında yakın bir ilişki olduğunu ve uyku sorunlarının bebeklerde kolikle bağlantısını ortaya çıkaran Dr. Weissbluth, çocukların uyumayı öğrenmesine yardımcı olmak için kullandığı yöntemi “uyku eğitimi” olarak tanımlamıştır.

Sert Çehre

Hacer Koç

Her şeyden o dedikoducu kadın sorumluydu. Savaş’la Yüsra’yı yan yana gördüğü gün o asılsız dedikoduları çıkarmasaydı tüm bunlar başlarına gelmeyecekti. Alınan hiçbir kararda Yüsra’nın fikri sorulmadığı gibi yıllarca abi dediği adamla zorla evlendirilmek isteniyordu. Bu bir kâbus olmalıydı ve Yüsra gözünü açtığında Savaş yine ona “ufaklık” diye seslenmeliydi.

Adının anlamı kolaylık olmasına rağmen Yüsra’nın hayatında hiçbir şey kolay olmamıştı, olacağa da benzemiyordu…

Serzeniş 3 – Vebal

Sümeyye Koç

Soğuk bir kış gününde, onu ilk kez gördüğümde anlamıştım hikâyemizin sıradan olmayacağını… O kelebeklerin benim kalbime hiç uğramayacağını, gözleri gözlerime ilk değdiğinde ayağımın taşa takılacağını. Ve ikimiz için kazdığı çukurun dibini, bir daha hiç çıkmamak üzere boylayacağımı… 

Karanlık, dipsiz, kör bir kuyuya düştük seninle. Ayaklarımızda prangalar, bileklerimizde kelepçe, Her geçen gün daha da harlanan bir ateşte, küllerimiz bile kalmayana dek, yanacağız sevgilim.

Zamansız her ölüm, ardında yaralı bir yaşam bırakırdı. Biliyordum. O geceden sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını, geçmişin geçmişte kalmayacağını ve bütün zehrini üzerimize akıtmak için bizimle korkusuzca savaşacağını…

Onulmaz yaralar alacak, tuzaklara düşecek ve tuzaklar kuracak, hatalar yapacak ve bedeller ödeyecektik. Sonuna kadar savaşacak ve kazanacak ama çoğu zaman kaybedecektik. Fakat ne olursa olsun, asla vazgeçmeyecektik. 

Bir örümceğin ağına düşmüş gibiydik. Öyle bir sarmıştı ki etrafımızı, çırpınmak ve kurtulmak, zamanı geriye sarmak kadar imkânsızdı. Fakat içimde bir his vardı. Her şeye bir son verebilmek için en başa dönmek ve o geceyle yüzleşmek gerektiğini söylüyordu.

Zira geçmişe uzanan tüm sırlar, o gecede saklıydı. Yaşananların vebali ise bütün geleceği yakacaktı.

Sivri Asalı Kızlar

Suzanne Young

New York Times’ın çoksatan yazarından ürkütücü ve cesur bir dünya! 

Yenilikler Akademisi’nin öğrencileri uyumlu ve terbiyeli kızlardır; en azından karnelerinde yazan bu. Burada tam da erkeklerin istediği gibi geleceğin itaatkâr eşleri ve ideal ev hanımları olmak için koruyucuların denetimi altında onları en iyi hallerine getirmeyi vaat eden çok yönlü, prestijli bir eğitim alırlar.

Kızlardan birinin ortadan kaybolmasıyla Philomena ve diğer kızlar daha önce ihtiyaçları olduğunu bile bilmedikleri bir cevabı aramaya başlar ve orada gerçekte neler olup bittiğinin karanlık sırlarını ortaya çıkarmayı kafalarına koyarlar! Kim olduklarını ve potansiyellerini fark eden Yenilikler Akademisi’nin kızları savaşmayı ve intikamı öğrenirler!

“Bu roman, bir okuru sarsacak kadar olay örgüsü içeriyor.”

−Cosmopolitan

“Merak uyandıran bir roman. Okurlar devamını dört gözle bekleyecek.”

−Kirkus Reviews

Siyam 1 – Kış Güneşi

Beyza Aksoy

Dünyanın en boğucu sabahları, uyanmak istemediğin bir güne gözlerini açmanla başlar. Eninde sonunda çıkarsın o yataktan, kalkarsın ayağa… Ve yeniden uyuyabilmek için akşamın gelmesini beklersin.

Tıp fakültesi dördüncü sınıf öğrencisi Karaca, öğrenim gördüğü hastaneye gelen çağrı ile yıllar önce evi terk etmiş abisinin boks müsabakasına gittiğinde pek de rayında olmayan hayatının tamamen rayından çıkacağından bihaberdi. Seçimler yapıldı. Kararlar verildi. Gece sona erdi. Boğucu sabahlar başladı… Ardından ona bir seçim şansı verildi: Ya ölenin gittiğini kabullenecek ve yasını sessizce, hayatına kaldığı yerden devam ederek tutacaktı ya da düşmanla işbirliği yapacak ve gerçekleri tırnaklarıyla kazıyacaktı geçmişin tozlu duvarlarından.

Bir şüphenin peşinden…

Kurşun kurda atıldı ama karacayı deldi.

Supergirl: Süper Olmak 

Mariko Tamaki, Joëlle Jones

“Tamaki ve Jones, Supergirl’ün gerçekçi ve dokunaklı ilişkilere sahip eğlenceli, içten bir versiyonunu yaratmışlar…”

—Publishers Weekly

“Etkileyici bir biçimde göze çarpıyor.”

—Booklist

“Muhteşem bir ahenk yakalamışlar.”

—School Library Journal, Good Comics for Kids

Kara Danvers çok güçlü. Uçabiliyor. Dünya’ya bir uzay mekiğiyle zorunlu iniş yaptı. Ama onu en çok endişelendiren şeyler, birden fazla takımın katıldığı atletizm yarışmasını kazanmak, 16. yaş gününü kutlamak ve yüzündeki devasa sivilce. Ve en yakın arkadaşları ile biraz-sinir bozucu-ama-kesinlikle-sevgi dolu üvey ailesinin yardımıyla onu rahatsız eden rüyalarını -başka bir dünyanın paramparça görüntülerini- geride bırakabilir.

Durumu, küçük kasabası Midvale’i parçalayan… ve geçmişine dair hep gizli kalacağını sandığı sırlarını açığa çıkaran depreme kadar böyleydi.

Artık Kara’nın inanılmaz güçlerinin seviyesi son hızla artıyor ve güvendiği insanların tüyler ürpertici gizli planları olduğu ortaya çıkıyor. Doğduğu dünya ile bildiği tek dünya arasında seçim yapma zamanı geldi. Kara, hem kasabasını kurtarıp hem de süper olmanın bir yolunu bulabilecek mi? 

New York Times çok satan ve Caldecott Madalyası ödüllü yazar Mariko Tamaki (This One Summer, Harley Quinn: Kırık Cam) ve Eisner adayı çizer Joelle Jones (Lady Killer, Catwoman) güçlerini muhteşem bir yetişkinliğe geçiş hikâyesi için birleştiriyorlar. Bu daha önce hiç görmediğiniz Supergirl ve tamamen yeni sayfa düzeni ve yeni renkleriyle size sunuluyor.

Tita – Notları, Özel Şeyleri, Gerçek ve Hayali Hikâyeleri

Susanna Mattiangeli, İllüstratör: Rita Petruccioli

Merhaba, ben Matita HB. Kısaca Tita da diyebilirsiniz. Aslında gerçek adım başka. Bu benim yazar mahlasım. Lady Gaga gibi yani… Bu benim defterim ve içine canım ne isterse onu yazıyorum. Mesela okulda başıma gelenleri de yazıyorum, uydurduğum hikâyeleri de. Mektuplarımı da yazıyorum, arkadaşım Nora ile yaşadıklarımı da. Hatta en sevdiğim çizgi romanın maceralarını bile yazıyorum. Aslında gizli bir defter ve genellikle dolabımda kapalı tutarım ama belki bir gün gerçek bir kitap olur! Kimbilir?

Bilgi için: epsilonyayinevi.com

instagram.com/epsilonyayinevi

facebook.com/EpsilonYayinevi

twitter.com/epsilonYayinevi

youtube.com/channel

edebiyathaber.net (31 Ekim 2022)

Yorum yapın