Duygu Kankaytsın’a 6 soru | Can Öktemer

Aralık 14, 2018

Duygu Kankaytsın’a 6 soru | Can Öktemer

Fotoğraf: Vedat Arık

Hazırlayan: Can Öktemer

En son okuduğunuz kitabın adı nedir?  İzlenimlerinizi öğrenebilir miyiz?

Sanırım bunun bende tam bir karşılığı yok. Aynı anda birkaç kitap okuyorum. Son okuduklarımdan Ben Lerner’ın Şiir Nefreti’nden biraz bahsedeyim. Deneme türünün nasıl tanımlanamayacağının altını kuvvetle çizen bir kitap. Bir filmin senaryo yazım aşamasına benzer şekilde ben okudum. Metnin esnek okumalara açık oluşuyla da keyif aldım. Lerner’ın zihninden ve kaleminden dökülenlerse bana çok uzak gelmedi. Bildiğim düşünce uçlarının tatlı bir oyunsulukla toplanmış formuydu. Ama bu formu görmek hoştu -ne yalan söyleyeyim.

Son okuduğunuz kitapta, en beğendiğiniz cümle ya da alıntı nedir?

“Şiir, şiirlerin gerçekleştiremediği, ancak bize bir yokluk şeklinde ve utanç yoluyla hissettirebildiği bir dışarı için bir sözcük haline gelir.”

Yeni bir kitaba başlamadan önce arkadaşınızdan mı tavsiye alırsınız, kitap eklerinden mi yararlanırsınız yoksa tamamen sezgilerinizle mi hareket edersiniz?

Arkadaşlarıma çok kulak veririm. Kitap ekleri o kadar etkili değil. Hatta okumadığım kitaplar hakkında eleştirileri dinlemeyi çok daha fazla severim. Bende büyü bozulmaz. Başkasının gözü iyidir. Benim sezgilerimi onlar harekete geçirir. Elbette eklemeliyim: Birkaç editör arkadaşımın da önerilerini dinlerim.

Keşke bu kitabı ben yazsaydım dediğiniz bir kitap var mı?

Olmaz olur mu? Sam Shepard’ın yazdığı her şey için öyle bakıyorum. Ayrıca Sevgi Soysal’ın Tutkulu Perçem’ini yazmış olmayı çok isterdim. Ama en azından master tezim aracılığıyla Tutkulu Perçem’i bir performans metnine dönüştürmeyi denedim.

Yazdıklarınızı ilk olarak ne zaman gün ışığına çıkardınız ve ilk kimlere okuttunuz?

On beş ya da on altı yaşındaydım ilk yazmaya başladığımda. Derken ilk şiirimi yayınlama cüretini 19 yaşında gösterdim.

Belirli yazma alışkanlıklarınız var mı? Gürültülü bir yerde mi yoksa sessiz bir ortamda mı yazmaktan hoşlanırsınız?

‘Zihnimizin’ de bir mekân olduğunu biliyorum, elbette. Orası ne zaman uygunsa çalışmaya başlıyorum. Zamanla ilgili ufak alışkanlıklarım var… Geceleri benim rengim daha aydınlık. Sabaha kadar çalışmayı ayrıca seviyorum. Son bir yıldırsa sessiz bir ortam olmadan çalışamıyorum.

edebiyathaber.net (14 Aralık 2018)

Yorum yapın