Nefes Gazetesi’nden Haşim Kılıç’ın haberine göre, 2. Ahmet Say Edebiyat ve Müzik Ödülleri’nde, edebiyat dalında ödüle layık görülen yazar ve şair Murathan Mungan, bir şairin, bir yazarın yaşarken görülmesi, değerinin bilinmesinin önemli olduğunu belirterek, geçmişte hakkı teslim edilmeyen yazarları hatırlattı. Mungan, “Ahmet Hamdi Tanpınar’dan Oğuz Atay’a pek çok adın bize bıraktıkları mirasın önemini hatırlatmak isterim. Bu ülkenin geçmişte şairlerini, yazarlarını nasıl yoksulluklara ittiğini, mahpuslarda çürüttüğünü, sürgünlere mecbur ettiğini hiç unutmadım.” ifadelerini kullandı.

 Murathan Mungan, bir şairin, bir yazarın yaşarken görülmesi ve değerinin bilinmesinin önemine vurgu yaparak, “Edebiyat tarihimizin, geçmiş zamanlarında değeri bilinmeyen, hakkı teslim edilmeyen Ahmet Handi Tanpınar’dan Oğuz Atay’a pek çok adın bize bıraktıkları mirasın önemini hatırlatmak isterim. Bu ülkenin geçmişte şairlerini, yazarlarını nasıl yoksulluklara ittiğini, mahpuslarda çürüttüğünü, sürgünlere mecbur ettiğini hiç unutmadım. Bugün vardığımız yerde onların verdikleri mücadelenin açtıkları yolun kıymetini bildiğimizi hatırlatmak ve bunu da hiç unutmadığımı söylemek isterim. Hepsinin emeğini ve Nazım Hikmet’ten Sabahattin Ali’ye hepsinin adını hayırla, minnetle yad ederim” ifadelerini kullandı.

Mungan, 1972 yılında taşındığı Ankara’da yazar olmaya karar verdiğini belirterek, başkentin kendisi için önemini şu sözlerle anlattı:

“İlk yazılarımı, ilk şiirlerimi, ilk kitaplarımı Ankara’da yazdım. İlk panellere, açık oturumlara, söyleşilere ilk kez Ankara’da katıldım. Edebiyat ve sanat tiyatro dünyasından dostlar, arkadaşlar, ustalar edindim. O yılların Ankara’sı bambaşkaydı. Bu bambaşka heyecanlar taşıdığımızı söylememin bir nostaljik anımsama olmadığını böyle değerlendirmeyeceğinizi umuyorum. Çünkü o yılların Ankara’sı Sanatseverler Derneği’nden Çağdaş Sahneye, Yeni Sahne’den Ankara Sanat Tiyatrosu’nun önemine, yerine değinmek isterim. Adalet Ağaoğlu’ndan Bilge Karasu’ya pek çok yazarın Ankara’da yaşadığı yıllar, Zafer Çarşısı’nın kitapçılarının tavaf edildiği yıllardı benim için. Toplum Kitap Evi’nde yazarların, şairlerin buluştuğu yıllardı. Ahmet Say ile ben ilk kez orada, bu kitapçıda tanıştım. Aylık edebiyat ve sanat dergilerinin edebiyat dünyasında yön ve yol belirlediği yıllardı. Ankara’da geçen o yılların bir kültür sanat hatırası olarak anıyorum tüm bunları. Ankara bana çok şey kattı. Umarım ben de Ankara’ya çok şey katmışımdır.”