Prof. Dr. Emre Alkin’den yeni kitap: “Menfaat Ekonomisi”

Kasım 5, 2025

Prof. Dr. Emre Alkin’den yeni kitap: “Menfaat Ekonomisi”

Ekonomi profesörü, yazar ve yorumcu Prof. Dr. Emre Alkin, yeni kitabı “Menfaat Ekonomisi” ile çağın ekonomik, siyasi ve toplumsal sarsıntılarını derin bir analizle ele alıyor. Destek Yayınları’ndan çıkan eser, dünyada ve Türkiye’de paranın, gücün ve bilginin nasıl manipüle edildiğini; adaletin, rasyonelliğin ve etik değerlerin nasıl zedelendiğini sorguluyor.

Tanıtım metninden

Alkin, kapitalizmin otoriterleşen yapısını ve “devlet kapitalizmi”ne dönüşen düzeni tarihsel örneklerle açıklarken, “refahın gölgesindeki yoksulluk” kavramıyla bugünün ekonomik yanılsamalarına ayna tutuyor. Yazar, “iyi günleri kötü yönetmenin bedelini” ödeyen ülkelerin ortak kaderini anlatıyor ve yeni bir uyarı yapıyor: “Artık krizlerin değil, menfaatlerin çağı başladı.”

Trump ekonomisinden dijital çağın otokrasilerine, bilgi manipülasyonundan Türkiye’nin yeni denge arayışına kadar uzanan geniş bir çerçevede Alkin, hem akademik hem de toplumsal bir manifesto sunuyor.

“Menfaat Ekonomisi”, yalnız ekonomi çevrelerine değil, geleceğin Türkiye’sini ve dünyanın yönünü anlamak isteyen tüm okurlara sesleniyor.

“Rasyonellik kalmadı, herkes kendi menfaatinin ekonomisini yazıyor, buna göre de kuralları koyuyor.”

Arka Kapak Yazısı

Ekonomide en büyük enflasyon, gerçeğin değer kaybıdır…

Ekonomik krizler geçiyor, sistem aynı kalıyor. Liberal kapitalizmin çatırdayan zemininde, devletin, piyasanın ve bireyin rollerini yeniden düşünmenin zamanı geldi. Artık mesele, büyümenin rakamlarını değil, büyümenin niteliğini tartışmak.

Emre Alkin, ekonomiyi bir disiplinin ötesine taşıyarak, toplumsal düzenin siyasi tercihlerle şekillenen yapısının aynasında yeniden okuyor.

Verilerle, söylemlerle ve politik gerçeklerle kurduğu diyalogda temel bir soruyu gündeme getiriyor: Yoksa krizler sistemi ayakta mı tutuyor?

Enflasyondan savaş ekonomisine, dijital çağın üretim ilişkilerinden ahlaki erozyona uzanan analizleriyle, bugünün dünyasında “istikrar” kavramını sorguluyor. Bu kitap, ekonomik söylemlerin ardındaki güç ilişkilerini görmek isteyenler için yazıldı. Çünkü artık veri, yalnızca bir sayı değil, bir ideolojinin yansımasıdır.

Ve belki de ekonominin en büyük krizi, artık gerçeği değil, algıyı yönetmesidir.

Yorum yapın