Enver Gökçe Fırat İçin Ne Demiş  | Lütfü Özgünaydın

Kasım 11, 2025

Enver Gökçe Fırat İçin Ne Demiş  | Lütfü Özgünaydın

Enver Gökçe Kemaliye’nin (Eğin) Çit köyünden ben de Toybelen’denim. Toprağım benim. Pertev Naili Boratav’ın öğrencisi, Eğin Türkülerini o derlemiş öldükten sonra. Pertev Naili Boratav “Eğin Türküsü kitabını yayımlamış. İçimde bir ukdeydi onu görememiştim fotoğrafını çekememiştim çektiği acıları biliyordum. Onlar dizelerde yaşıyor. Onu şiirleri yeni  bir şair topluluğu yaratmıştır. Onun dizelerinden yararlananları hissedersiniz. O benim büyük şairim. Gittim evinde bir gün yaşadım “Eğin Türküsü/Enver Gökçe kitabımda yayımladım. Öylesine huzur buldum ki. Onun dizelerinde ördüğü yerel sözcüklerin yanına Eğin Fotoğraflarını koydum. Kitapta biri birilerine gönderme yapıyorlar. Çit köyüne son gidişimde Fırat kıyıları/baraj nedeniyle durgun su olmuştu, o haliyle. 

Onun bir kamyonun Şoför mahallininin yanında yerde dikilip kapının koluna yapışarak Kemaliye’ye gidip geldiğini öğrendim. Muhtar Orhan Gazez anlattı. Sabahları erkenden bir kamyon kalkarmış Çit köyünden. Köylüler genellikle, biber domates patlıcan üretiyorlar. O bölgenin ihtiyacını karşılıyorlarmış. Sebzeleri Kamyonun karasörünü sarıp bıraktıkları açıklıkta dikilerek Kemaliye’ye giderlermiş. Enver Gökçe Sürgüne gönderilince seçimi için Erzincan’ a gelmiş, oradan köyüne çite gelip yerleşmiş. Birkaç yıl sağlıklı olduğu yıllarda köyde yaşamış, İşte zaman diliminde Kamyonun kapı koluna yapışır ayakta Eğin’e gidermiş. Yol toprak döne döne gidiyorlar Fırat aşağıda işte onun için bu şiir yazmış. Fotoğrafın üzerindeki Fırat şiirinin tamamını yazıyorum;

Kıvrım/Kıvrım/Yemyeşil/Bir/Engerektr/Soğulur/Yüce/Dağlar/Arasından/Başıma/Vurur/Gümbürtüsü/Fıratın/Biter mi/Bu/Fısıltılar/Ve/Çakal/Sesleri/Kurt/Ulumaları/Kapılarda/Adam/Boyunu/Aştı/Kar/Ve/Kuş/Kuşa/Süt/Vermez/Daha/Ve/Dağ/Gibi/Kümbetlere/Sokmuş/Başını/Helezonlu/Başını/Savurur/ Kar  ı/Bir/Sağa/Bir/Sola/İşler/Rotatifler/Grayderler/Dozerler/Çıldırmış/Doğa/Vuruşur/Makine/Ve/İnsanla

Orta okula gidiyorum. İlkbaharda suların coşkun olduğu günlerde Fırat sesi  evimizin içinden duyulurdu. Bir de kış günlerinde Kurt çakal  seslerini duyardım geceleri. Ve dozerlerin peşinde çok koştum. Aynı şeyleri yaşamışız Enver Gökçe ile onun dizelerinde hep yerel sözcükler. Hapislerde zindanlarda yatmış. Şiiri hiç bırakmamış. Yazdığı şiirlerin Hapisten dışarı çıkarılması olay olmuş. “Yusuf ile Balaban Destanı“nın  ancak bir bölümü çıkarılmış. Onun o günleri anlattığı dizeleri ne kadar güçlüdür; “Zaman akar, zaman geçer/Zindan içinde/Biz mapusta gürül gürül yatardık/Yılan Çıyan içinde.

Yorum yapın