“Buluşma”ya var mısınız? | Mehmet Özçataloğlu

Nisan 29, 2016

“Buluşma”ya var mısınız? | Mehmet Özçataloğlu

mehmet fotoJulio Cortazar, Arjantin’in en büyük yazarlarından biridir, diye geçiyor kaynaklarda. Aslında sadece Arjantin’in değil dünya edebiyatının en büyük yazarlarındandır o. Çok yönlü bir insan, sıra dışı bir yazardı Cortazar. Edebiyat dışında mitoloji, antropoloji, psikoloji, boks, sinema ve fotoğrafçılıkla da ilgilenmiştir. Öykülerinde fantastik ögelere yer veren yazar, gerçek dünyayla olağandışı yaşantıları iç içe geçirmiştir.

Şimdilerde Türkiyeli okurlarını “Buluşma” ile selamlıyor yazar. Deli Dolu etiketiyle raflarda yerini alan kitap Türkçe ’de ilk kez yayımlanıyor. Dünya devrim tarihinde önemli bir yeri olan “Küba Devrimi”nin hemen öncesinde meydana gelen, belki de başka bir deyişle Küba Devrimi’nin fitilini ateşleyen “Buluşma”yı anlatıyor kitap, Ernesto Che Guevara’nın ağzından.

Küba Devrimi, 26 Temmuz Hareketi’yle birlikte kovulan Batista rejimi yerine Fidel Castro önderliğinde yeni bir Küba Hükümeti kurulması olayıdır. Süreç 26 Temmuz 1953 Moncada Kışlası isyanıyla başlamıştır. 1 Ocak 1959’da Batista’nın kovulması ve Santa Clara, Santiago de Cuba şehirlerinin Fidel Castro, Che Guevara, Raul Castro liderliğindeki isyancılar tarafından ele geçirilmesiyle son bulur.

Sunuş yazısında editör, “İtiraf etmeliyiz ki Buluşma hiç kolay bir metin değildir” diyor. Devrim kolay bir iş değildir ki kitabı kolay olsun. Hele bir de İspanyolca çevirinin de zorluğu eklenince buluşmaverilen emek, özen, özveri ortaya çıkıyor ve editörün sözleri sonuna kadar haklılık kazanıyor.

Şimdi gelelim kitaba:

Che’nin Küba’ya ayak basışını ve Sierra Maestra dağlarında devrimin önde gelen komutanlarıyla buluşmak için yaptığı yolculuğa tanıklıktır bu kitap. Ve bu zorlu yürüyüşte Che’nin astımı, yüksek ateşi, sanrıları nedeniyle yer yer sayıklamalara dönüşen metne Wolfgang Amadeus Mozart’ın “Av” kuarteti eşlik ediyor. Zaman zaman da kurşun sesleri, Küba ormanlarının tropikal kuşları, vurulan insanların haykırışları ve Kübalı köylülerin türküleri katılıyor bu kuartete. “Ve tüm bunlar aslında bizim isyanımız; bizim yaptığımız da bu, Mozart ve ağaç bunu bilemese de biz de kendi meşrebimizce, umutsuz, amatör bir savaşı ona anlam veren, onu meşrulaştıran ve en sonunda zafere taşıyan bir düzene dönüştürmek istedik ki bu zafer, yılların boğuk av borazanlarının ardından bir melodinin yeniden inşası olabilir; adagioyu takip eden allegro son, aydınlığa kavuşma gibi olabilir.”

Kitapta Cortazar’ın metni kadar Enrique Breccia’nın çizimleri de dikkat çekici ve öne çıkarılmalı. Adeta bir görsel şölen. Breccia’nın günümüzün önde gelen illüstrasyon sanatçılarından olduğunu belirtelim hemen. Çizgi roman türünde efsane olarak anılan eserleri vardır. 1963 yılında henüz 18 yaşındayken Arjantin Çizerler Birliği tarafından Altın Madalya nişanına layık görülmüştür.

Bununla birlikte kitabı Türkçeleştiren Altuğ Akın da yabancı olmadığımız bir isim. Daha önce yine Deli Dolu tarafından yayımlanan Eduardo Galeano’nun “Helena’nın Rüyaları” ve “Gabo: Büyülü Bir Yaşamın Hatıraları” adlı kitapları dilimize kazandırmıştır kendisi.

“Buluşma” önemli bir kitap. Özellikle Küba Devrimi’ni anlamak ve Che’nin devrime nasıl katıldığını öğrenmek isteyenler için…

Sayfa 6Che, Castro, devrim deyip de Nazım’ı anmamak olmaz sanırım. Bu yazıya birkaç dizesini işlemezsek eksik kalır düşüncesindeyim. Mutluluğun resmini sorduğu şiirinde Küba’ya atıfta bulunuyordu büyük usta: “Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?/ işin kolayına kaçmadan ama/ gül yanaklı bebesini emziren melek yüzlü anneciğin resmini değil/ ne de ak örtüde elmaların/ ne de akvaryumda su kabarcıklarının arasında dolaşan kırmızı balığınkini/ Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?/ 1961 yazı ortalarındaki Küba’nın resmini yapabilir misin?/ Çok şükür çok şükür bugünü de gördüm/ ölsem gam yemem gayrının resmini yapabilir misin üstad?”

Bitirirken, bu kitabın ardından yine Cortazar imzalı özel bir kitabın daha Deli Dolu tarafından yayına hazırlandığını duyuralım. Yazarın caz müziğinin ölümsüz isimlerinden Charlie Parker’a adadığı “Takipçi” yakında bizlerle buluşacak. “Buluşma”ya var mısınız?

Mehmet Özçataloğlu – edebiyathaber.net (29 Nisan 2016)

Yorum yapın