Türkçe feminist alanyazına genel bir bakış | Baran Barış

Mart 13, 2019

Türkçe feminist alanyazına genel bir bakış | Baran Barış

Virginia Woolf

Türkiye’de feminist hareketin ikinci dalgasının ivme kazandığı 1980 öncesinde yayın dünyasında feminist yazına ilişkin bir hareketlilik dikkati çeker. Gerek özgün çalışmalar gerek çeviri yapıtlarla alanyazın bu dönemde gelişmeye başlar. 1970’ler Türk yazınında Ayla Kutlu, Pınar Kür, Füruzan, Tomris Uyar, Leylâ Erbil, Sevgi Soysal gibi yazarlar üretimleriyle yazın tarihimize geçerken yapıtlarında ele aldıkları temalar üzerine ilerleyen yıllarda yapılan çalışmalarla alanyazın giderek varsıllaşmıştır.

Öte yandan aynı yıllarda Seçkin Selvi, Bertan Onaran gibi çevirmenler, Simone de Beauvoir, Kate Millett gibi feminist kuramcı ve yazarların kitaplarını Türkçeye kazandırırlar. Feminist yazın eleştirisinin ilk örneği olan Virginia Woolf’un Kendine Ait Bir Oda’sının yayımlanmasından yaklaşık kırk yıl sonra yayımlanan Kate Millett’in Cinsel Politika ile feminizm üzerine yapılacak çalışmalara katkısı yalnızca yazınsal alanla sınırlı değildir. Simone de Beauvoir’ın çalışmaları, en başta “Kadın doğulmaz, kadın olunur” tümcesi nasıl ki toplumsal cinsiyet çalışmalarının temelini oluşturmuşsa Millett de çalışmasıyla yazınsal metinlerdeki ataerkil kodları çözümlemek, kanon yazın tarihinin ataerkil bir tarih olduğunu görmemizi sağlamak için rehberlik eder. 1970’leri izleyen yıllarda da bu kitapları yayımlayan Payel Yayınları, Evelyn Reed, Sheila Rowbotham gibi yazarların kitaplarını dilimize çevirerek alanyazını genişletir.

1990’lardan beri İletişim, Metis, Sel, Ayrıntı ve Say Yayınları, hem Türkiye’de yapılan çalışmaları hem dünyadaki çalışmaların Türkçe çevirilerini yayımlar. İletişim Yayınları, Josephine Donovan’ın Feminist Teori, Hanne Blank’in Bekaretin El Değmemiş Tarihi, Jale Parla’nın Babalar ve Oğullar, Şirin Tekeli’nin 1980’ler Türkiyesi’nde Kadın Bakış Açısından Kadınlar, Aksu Bora ve Asena Günal’ın 90’larda Türkiye’de Feminizm, Davidoff’un Feminist Tarih Yazımında Sınıf ve Cinsiyet, Jale Parla ve Sibel Irzık’ın Kadınlar Dile Düşünce: Edebiyat ve Toplumsal Cinsiyet, Metis Yayınları, Deniz Kandiyoti’nin Cariyeler, Bacılar, Yurttaşlar, Benhabib, Butler, Cornell ve Fraser’in ortak kitabı Çatışan Feminizmler, Fatmagül Berktay’ın Tarihin Cinsiyeti, Judith Butler’ın 1990 yılında yayımlanan ve Türkçeye 2008 yılında çevrilen, çağdaş feminist çalışmaları ciddi biçimde etkileyen Cinsiyet Belası, Keller’ın Toplumsal Cinsiyet ve Bilim, MackKinnon’ın Feminist Bir Devlet Kuramına Doğru, Serpil Sancar’ın Erkeklik: İmkânsız İktidar, Plumwood’un ekofeminist kuramı açımladığı Feminizm ve Doğaya Hükmetmek, Sel Yayınları, Boyne’un Foucault ve Derrida’da Feminizm ve Ayırım, İlyasoğlu, Akgökçe ve Çakır’ın yayına hazırladığı Farklı Feminizmler Açısından Kadın Araştırmalarında Yöntem ve İlyasoğlu ile Akgökçe’nin yayına hazırladığı Yerli Bir Feminizme Doğru, Ayrıntı Yayınları, ekofeminist kuramın önemli metinlerinden J. C. Adams’ın Etin Cinsel Politikası: Feminist-Vejetaryen Eleştirel Kuram, yakın zamanda Erkeklikler kitabı da Türkçeye çevrilen Connell’ın Toplumsal Cinsiyet ve İktidar: Toplum, Kişi ve Cinsel Politika, Julia Kristeva’nın Korkunun Güçleri: İğrençlik Üzerine Deneme ve Ruhun Yeni Hastalıkları, Llyod’un Erkek Akıl: Batı Felsefesinde “Erkek” ve “Kadın”, Segal’in Ağır Çekim: Değişen Erkeklikler, Değişen Erkekler, Özlem Belkıs ve Duygu Kankaytsın’ın yayına hazırladığı Sanatın Gölgedeki Kadınları, Say Yayınları, 1990’larda Necla Arat’ın yazdığı ve yayına hazırladığı çalışmalarla ve günümüzde Hekman’ın Toplumsal Cinsiyet ve Bilgi gibi kitaplarla geniş arşive sahip yayınevleri arasındadır. Bu çalışmalardan da görüldüğü üzere Kadın Çalışmaları, kadın kimliğiyle beraber erkekliğin yapılanmasını da ele alarak toplumsal cinsiyet rejimini her yönüyle çözümlemiş ve ortaya koymuştur. Günümüzde de feminist kuramlar çerçevesinde hazırlanan erkeklik üzerine araştırmalar artmaktadır.

1990’larda kadın kitaplığı dizileriyle feminist alanyazına önemli katkısı olan yayınevleri, bugün de bu alanda kitaplar yayımlamaya devam ederken 2010 sonrasında Otonom, Bağlam, Phoenix, Pinhan, Bgst, Kolektif, Dipnot gibi yayınevleri, çeşitli disiplinlerde bu alanla ilişkili üretilen metinleri okurla buluşturur. Otonom Yayıncılık, Gatens’in İmgesel Bedenler & Etik, Güç ve Bedensellik, Cavarero’nun Platon’a Rağmen Antik Felsefenin Feminist Bir Yeniden Yazımı, Federici’nin Cadılar, Cadı Avı ve Kadınlar ve Sıfır Noktasında Devrim & Ev İşi, Yeniden Üretim ve Feminist Mücadele, Weeks’in Feminist Öznelerin Kuruluşu, Bağlam Yayınları Kristeva çevirileriyle, Phoenix ve Tekin Yayınevi feminizm ve hukuk bağlamında ortaya konan çalışmalarla, Bgst, Bell Hooks’un mutlaka okunması gereken Feminizm Herkes İçindir ve Değişme İsteği & Erkekler, Erkeklik ve Sevgi gibi kitaplarla, Kolektif Kitap, Berkowitz’in Seks ve Ceza, Braidotti’nin Göçebe Özneler, Dipnot Yayınları, toplumsal cinsiyet çalışmalarıyla ilgili yayınlarla alanyazını çokça varsıllaştırmıştır. Bu çalışmaların yanı sıra Yeni Yüzyıl Üniversitesi’nin düzenlediği Kadın Yazarlar Sempozyumlarının bildiri kitapları Ayla Kutlu Edebiyatı, Erendiz Atasü Edebiyatı ve Yıldızları Seyreden Kadın: Suat Derviş Edebiyatı, Bilgi, Can ve İthaki Yayınları tarafından yayımlanır.

Bu yazı, Türkçe feminist alanyazında 1970’lerden beri yayımlanan kitapları, yayınevleri ve yıllar çerçevesinde bir araya getirmeyi amaçlamıştır. Feminist çalışmaların disiplinlerarası bir yaklaşımı benimsemesi nedeniyle yazıda sözü edilen çeşitli disiplinlerde bu alan temelli hazırlanan yayınlar için ayrı ayrı yazılar, okuma listeleri hazırlanabilir. Keza bu yazıda değinilen kitaplarla birlikte gerek incelenen yıllarda gerek bundan sonra eklenecek birçok çalışma vardır ve olacaktır. Bununla birlikte yalnızca bu yazıda adı geçen kaynaklara başvurulması bile bu çalışmaların kaynakçalarından alanla ilgili daha birçok yayına ulaşılmasını sağlayabilir. Feminist kuramlar çerçevesinde çalışmalarını sürdüren araştırmacılar, günlük yaşamda, hatta akademide bile feminizm hakkında yeterli bilgisi, aslında neredeyse hiçbir bilgisi olmadan konuşan, kesin yargılara ulaşan bir yaklaşımla birçok defa karşılaşmaktadır; ancak görüldüğü üzere Türkçe alanyazın, bu konuda bir hayli zengin. Öyleyse bir yerden okumalara başlamalı.

Baran Barış – edebiyathaber.net (13 Mart 2019)

Yorum yapın