“Sinema ve Tarih”: İki disiplin arasındaki dirsek temaslarına dair

Haziran 23, 2017

“Sinema ve Tarih”: İki disiplin arasındaki dirsek temaslarına dair

Marc Ferro’nun “Sinema ve Tarih” adlı kitabı,  Handan Demir çevirisiyle Ayrıntı Yayınları tarafından yayımlandı.

Tanıtım bülteninden

Toplum ve tarihle olan ilişkisi düşünüldüğünde, sinemanın payına düşen çoğu zaman bir takdir ve tahmin yürütme meselesi olmaktan öteye gitmez. Ne var ki, aynı zamanda Tarih’in bir temsilcisi ve ürünü de olan sinemayı, kendisine kaynaklık eden kültürlerden ve alıcısı konumundaki toplumlardan ayrı düşünmek olanaksızdır. Sinema ve Tarih kitabında Marc Ferro, “toplum karşı-çözümlemesi” şeklinde özetlediği teori ve pratiğini, Yeni Tarih mirasını eklektik bakış açısıyla harmanlayan bir yaklaşımın izinden giderek geliştirip derinleştiriyor. Potemkin Zırhlısı’ndan Yahudi Süss’e, Zafer Yolları’ndan Üçüncü Adam’a birçok film aracılığıyla Tarih ve sinema arasındaki dirsek temaslarına işaret eden tarihçi, günümüz toplumlarını tarihsel bağlamları içerisinde anlamamıza yardımcı oluyor…

İlk 16 sayfa için>>>

Marc Ferro
1924’te Paris’te doğdu. Grenoble ve Paris Üniversitelerinde Edebiyat eğitimi gördükten sonra, Tarih ve Edebiyat alanlarında doktora yaptı. Bir dönem, Oran ve Paris’te lise öğretmenliğinde bulundu, 1960-1964 yılları arasında CNRS’te [Fransız Bilimsel Araştırma Merkezi] araştırma görevlisi olarak çalıştı. 1969’da École Pratique des Hautes Études’de ders verirken bir yandan da École Polytechnique’te öğretim üyesi olarak görev aldı. 1970 yılında, Fernand Braudel tarafından Annales dergisinin önce sekreterliğine, daha sonra J. Le Goff ve E. Le Roy ile birlikte yöneticiliğine getirildi. Sovyet arşivlerinde çalışma olanağı bulan ilk batılı tarihçi olan Ferro, 1917 Devrimi’nin iki yönlü bir hareketten yayıldığını gösterdi: Sovyetlerin aşağıdan ve parti ile sendikaların yukarıdan hareketi. Böylece konu üzerine yürütülen çalışmaların çerçevesini yeniledi. Ardından, sinemanın bir tarih temsilcisi ve kaynağı olarak incelenmesine öncülük etti ve televizyonda yayınlanan bazı tarihsel filmlerin yapımına katkıda bulundu. Bunların arasında La Grande Guerre [Birinci Dünya Savaşı], Lénine par Lénine [Lenin Lenin’i Anlatıyor], Une histoire de la médecine [Bir Tıp Tarihi], Histoire parallèle [Koşut Tarih] sayılabilir. Hazırladığı Pétain biyografisi, Jean Marboeuf tarafından ekrana taşındı. Bu esnada, görüntülerin kullanımı ve incelenmesinin kendisine sağladığı deneyimden faydalanarak, öncelikle toplumların kendi geçmişlerinden yola çıkmak suretiyle sundukları farklı temsilleri karşılaştırmak, daha sonra bilinci Tarih biliminden ayıran mesafeyi çözümlemek yoluyla, Tarih kuramına ilişkin fikirlerinin alanını genişletti.

edebiyathaber.net (23 Haziran 2017)

Yorum yapın