Otobiyografik bir hatırat: “Bir Âlimin Günlüğü”

Haziran 20, 2019

Otobiyografik bir hatırat: “Bir Âlimin Günlüğü”

İbnü’l-Cevzî’nin “Bir Âlimin Günlüğü” adlı kitabı Timaş Yayınları etiketiyle yayımlandı.

Tanıtım bülteninden

Bir Âlimin Günlüğü, yalnızca İslam dünyasında değil, aynı zamanda Batı’da da oldukça saygı gören bir âlim olan İbnü’l-Cevzî’nin yirmi yıl boyunca tuttuğu notlarından oluşan otobiyografik bir hatırat kitabı olmakla birlikte İbnü’l-Cevzî’nin dönemindeki İslamî ilimler ekollerinin tezlerine dair düştüğü şerhlerden, eleştirilerden ve öz eleştirilerden, incelemelerden oluşan bir metot kitabıdır. Bu iki yönlü özelliği dolayısıyla da çok farklı arka planlardan bir okur kitlesine ulaşmış ve ulaşabilir niteliktedir. Yaşanmış hikâyelerden, öğütlerden ve değerlendirmelerden oluşan bu eser her alt bölümü ile çarpıcı noktalara temas etmektedir.

Eserin okuyucu için diğer bir çarpıcı yanı ise her bir okurun bu çalışmayı baştan sona kadar okumasa da içindeki alt bölümlerden münferit bir şekilde yararlanabilme imkânının olmasıdır. İbnü’l-Cevzî’nin bir olay üzerine yaptığı çıkarımlardan oluşan bir hikâyeyi dinlermişçesine okumak isteyen bir okur ilgili bölümlere göz atarken bir ilim adamı ilgili bölümlerdeki tabiri caizse “akademik” çıkarımlara ve tartışmalara bakabilir.

Ayetler ve hadisler eşliğinde İbnü’l-Cevzî’nin kendi hayatını okuruna açtığını bu güzide eser, cevabı bulunamamış soruları cevaplamaya, mutmain olmak isteyen kalplere bir âb-ı hayat sunmaya niyet ediyor.

“Allah’ı hakkıyla bilip tanıyanlar, Allah sevgisiyle öylesine mesttirler ki başka bir sevginin ne olduğunu asla bilmezler. Öyle kimselerin kalpleri, Allah bilgisi ve sevgisinin yoğunluğuyla paramparçadır.”

Kitap; İbnü’l-Cevzî’nin dönemindeki ilim erbabının çalışmalarına dair düştüğü şerhleri, ilimler bağlamında kendi önermelerini ve tezlerini, incelemelerini, kritiklerini ve en önemlisi kendi hayatından çıkarımlarını içeriyor. Bu bakımdan hem otobiyografik hem de bir metodik kitap mahiyetinde.

Asırlar aşan bir âlimin kendi hayatında yaşadıklarını ve bunlardan çıkardığı dersleri kendi öz eleştirileri ve eleştirileri bağlamında, temel İslamî ilimler perskpektifinde incelemesi, günümüz insanının kadim geleneğin ve bilginin aktarımının nasıl gerçekleştirildiğini ve nasıl sürdürüleceğini istidadınca idrak edebilmesi için oldukça önemli bir temadır. Bu nedenle kitap, gelenekten getirdiği hikmet ışığında günümüz dünyasını aydınlatmaya yönelik bilgiler sunuyor.

Yazar Hakkında : 1100’lü yılların başında Bağdat’ta dünyaya gelen Ebu’l-Ferec Abdurrahman İbnü’l-Cevzî, çocukluğundan itibaren iyi bir eğitim alır. Çocuk yaşta vaazlar vermeye başlayan İbnü’l-Cevzî’nin hitabeti ve coşkunluğu, yaşı büyüdükçe daha da artar.

Tıp dâhil olmak üzere zamanında çalışılan hemen bütün ilimlere vâkıf olan İbnü’l-Cevzî, döneminin halifelerinin dahi vaazlarını dinlemek üzere geldikleri bir zattır. Belagati kadar yazı dili de oldukça akıcı ve güzeldir. Bu nedenle, günümüze ulaşan eserleri Doğu dillerinin yanı sıra Fransızca gibi Batı dillerine de çevrilmiştir.

Güleç yüzlü, hoş sohbet ve sevimli bir mizaca sahip olduğu belirtilen İbnü’l-Cevzî, vaazları ile yüz binlerce insanı etkilemiş; hem zâhiren hem de bâtınen Müslümanlığın gereklerini yerine getiren, giyimi ve beslenmesi dâhil letafetine ve zarafetine önem gösteren bir isimdi.

1201 yılının Ramazanında bir Cuma gecesi Hakk’a yürüdüğünde bütün Bağdat halkı cenazesine katılmış ve onu ebedî istirahatgâhına uğurlamıştır.

edebiyathaber.net (20 Haziran 2019)

Yorum yapın