Jale Sancak’a 6 soru | Can Öktemer

Ağustos 31, 2018

Jale Sancak’a 6 soru | Can Öktemer

Hazırlayan: Can Öktemer

En son okuduğunuz kitabın adı nedir?  İzlenimlerinizi öğrenebilir miyiz?

Saramago’nun ‘Bilinmeyen Ada’nın Öyküsü’ isimli uzun öyküsü. Saramago usta,  sevdiğim, keyifle okuduğum yazarlardan biridir. Bu nefis uzun öykü kendine yolculuğu, böylece de ötekine ve dünyaya yolculuğu anlatıyor. Varmayı değil, yolculuğa çıkmayı, yolculuğun kendisini, arayışı esas alıyor. Bununla sınırlı değil elbet bütün çok katmanlı yapıtlarda olduğu gibi. Dünya düzeninin açmazlarını, iktidarı, yönetenlerle yönetilenlerin ilişkisini, bürokrasinin ettiklerini öyküye hınzırca döşeyerek tartışıyor ve okurun da sorular sormasına neden oluyor. Yapıtın bir diğer meselesi de kadın erkek ilişkisi. Kitap bittiğinde birçok soruyla birlikte, ‘Bilinmeyen Ada’ olmanın hazzı kalıyor.

Son okuduğunuz kitapta, en beğendiğiniz cümle ya da alıntı nedir?

Epeyce cümlenin altını çizerek okudum. Bunlardan biri ‘Denize açılmak isteyen hazırlığını karada tamamlar.’

Yeni bir kitaba başlamadan önce arkadaşınızdan mı tavsiye alırsınız, kitap eklerinden mi yararlanırsınız yoksa tamamen sezgilerinizle mi hareket edersiniz?

Çoğunlukla kendim seçerim. Öncelik sevdiğim yazarlarındır, sonra arkadaşlarımın yayımlanan kitapları ve ne yazdığını merak ettiklerim gelir. Elbette kitap eklerinde gördüğüm veya  tavsiye edilen kitapların bazılarını da alıp okuyorum.

Keşke bu kitabı ben yazsaydım dediğiniz bir kitap var mı?

Elbette bazen söylediğim oldu. Leyla Erbil’in ‘Karanlığın Günü’ romanı bunlardan biridir.

Yazdıklarınızı ilk olarak ne zaman gün ışığına çıkardınız ve ilk kimlere okuttunuz?

Yazdığım şiirleri ilk seksenli yılların başında dergilerde yayımlamaya başladım. Kimseye okutmadan. Bu güne dek yazıp bitirdikten sonra ve yayımlatmadan önce kimseye okutmadım. Hem karşımdakinin zamanını alıp canını sıkmak istemem hem de açıkçası buna gerek duymam.

Belirli yazma alışkanlıklarınız var mı? Gürültülü bir yerde mi yoksa sessiz bir ortamda mı yazmaktan hoşlanırsınız?

Ara ara değil, belli saatlerde olmasa da hemen her gün yazarım. Devamlılık önemlidir benim için. Sessizliği tercih ederim kuşkusuz, ne var ki gürültülü bir ortamda da yazabilirim, yazdığım zamanlar oldu. Bununla birlikte herhangi bir yerde oturup yazamam, evde masamda çalışmak isterim. Bir de Galapera Sanatevi uygun bir ortamdır.

edebiyathaber.net (31 Ağustos 2018)

Yorum yapın