Halit Ziya deyince akla gelen ilk eser: “Mai ve Siyah”

Kasım 23, 2017

Halit Ziya deyince akla gelen ilk eser: “Mai ve Siyah”

Halit Ziya Uşaklıgil’in “Mai ve Siyah” romanı Ayrıntı Yayınları etiketiyle yayımlandı.

Tanıtım bülteninden

Halid Ziya, kahramanının çatışmalı ruh halini dile getirmekte gerçekten de çok başarılı. Ahmet Cemil’in iç dünyası sadece iç monologlarla değil, olayların akışı ve genç adamın tavırlarıyla da netlik kazanır. Evet, Ahmet Cemil Batı kültürünü edinmek isteyen, duyarlı, biraz da hayalperest bir genç. Hakikatle baş edemediği anlarda mücadele etmek yerine hayallere sığınır. Hayalleri büyüktür ama hayatla mücadele etmek konusundaki yetersizliği hayallerini gerçekleştirmesini engeller ve onu bir mutsuzluk döngüsüne sıkıştırır. Bu öyle bir döngü ki Ahmet Cemil’i en yakın arkadaşını kıskanmaya itecek, sona geldiğinde büyük umutlar bağladığı eserini yakmaya kadar sürükleyecektir. Abartılı gelebilir ama bu kişilik özellikleriyle Ahmet Cemil edebiyatımızın ilk kaybedeni, tutunamayan ilk karakteridir. (…) Bugün Halid Ziya Uşaklıgil adı anıldığında akla ilk gelen eserinin -popüler kültür tarafından yağmalanmış- Aşk-ı Memnu olmasını elbette yadırgamıyoruz ama üstadın gerçek başyapıtı hiç şüphesiz Mai ve Siyah’tır.

A. Ömer Türkeş

İlk 16 sayfa için>>>

Halid Ziya Uşaklıgil

(1865-27 Mart 1945) Eyüp’te doğdu. Uşaklı Helvacızadeler ailesine mensuptur. Mercan Mahalle Mektebi, Fatih Askeri Rüşdiyesi, İzmir Rüşdiyesi, Mechitariste Okulu’nda (1883) okudu. Avukat Auguste de Jaba’dan yabancı dil, Ermeni kâtip Antuan’dan matematik dersleri aldı. İçindeki okuma aşkıyla telif ve tercüme edebi eserleri okudu. Bir taraftan da çeviriler yapmaya, makale, hikâye ve romanlarını yazmaya başladı. 1914 yılında Köse Raif Paşa’nın yeğeni Memune Hanım’la evlendi. İlerideki yıllarda yakınlarını peş peşe kaybetmenin acılarını yaşadı. İzmir Rüşdiye ve İdadisinde öğretmenlikle başladığı görevine çeşitli devlet memurluklarıyla devam etti. Darülfünun’da Batı edebiyatı dersleri verdi. Öte yandan Sahne-i Osmanî, Türk Derneği, İttihat ve Terakki Cemiyeti üyesi oldu. Darülbedayi’nin ilmi heyetinde görev aldı. Kısa süreli olsa da Nevruz dergisini ve Hizmet gazetesini çıkardı. Halid Ziya Sabah, Servet-i Fünun, Mektep, İkdam, Vakit, Peyam-ı Sabah, Tanin, Milli Mecmua, Güneş, Tercüman-ı Hakikat, Tarîk, Resimli Ay, Hayat, Akşam, Muhit, Varlık, Yedigün, Anayurt, Şehbal gibi gazete ve dergilerde eserlerini, yazılarını yayımladı. Edebiyat-ı Cedide yazarı olarak dönemin bütün edebi simalarıyla tanıştı, bazılarıyla işbirliği yaptı. Türk edebiyatında romancılığın edebi manifestosu hükmündeki Mai ve Siyah (1896, 1914, 1938) romanıyla kahramanların iç dünyasına girdi, ayrıntılı ruh tahlilleri yaptı. Yayımlanmış eserlerinin belli başlıları Aşk-ı Memnû (1899), Bir Yazın Tarihi (1900), Solgun Demet (1901), Nesl-i Ahîr (1908-1909), Kırk Yıl (I-IV, 1936), Saray ve Ötesi (I-III, 1940-1942), Bir Acı Hikâye (1942).

edebiyathaber.net (23 Kasım 2017)

Yorum yapın