Hacer Yeni’ye göre yazmanın 9 kuralı!

Aralık 15, 2014

Hacer Yeni’ye göre yazmanın 9 kuralı!

  1. imageYalnız kalmayı beklemeyin. Onun için mücadele edin. Onu sevin. Yalnız kalmak her şeyden şüphe duymanız için gereken ortamı hazırlayacak. Ne kadar çok kuşku duyarsanız o kadar iyi yazarsınız.
  2. Başlangıçta yazdıklarınız başka bir yazarınkine benzetilirse hep o yazara benzersiniz. Bunun zamanla değişeceğini; tarzınızın oturacağını söyleyenlere inanmayın. Ya benzersiz olursunuz, ya da olmazsınız. Kendiniz olmak için de yine ilk maddedeki kıymetli yalnızlığa muhtaçsınız. Evet, hiç kolay olmayacak. Bu da ne yazmış böyle diyecekler, belki gülüp geçecekler ancak unutmayın ki, iyi yazarsanız bir şekilde, birileri tarafından muhakkak kabul görürsünüz.
  3. Güzel odalar, şık masalar, süslü kalemler… Hepsi yazma öncesi kurgulama evresine benzer bir neşe taşır. Ancak Borges’in dediği gibi yazmak başlı başına abartıdan başka bir şey değil. Hala beni kendine bağlayan bir masam yok. Çalışma odam olmadığı gibi. Yazımı yanımda taşırım. Koltuk kenarı, yatak ucu, halı üstü. Her yerde yazarım, daha iyi yazarım hem.
  4. Bu madde yazan kadınlar için. Öykü ya da romanınızın bazı yayınevlerince yayımlanabilmesi için ne yazık ki ya erkek olmanız gerekiyor ya da erkek diliyle, “erkek gibi” yazmanız elzem oluyor. Yapmayın. Yine her şey daha yavaş ve zor olacak, unutmayın.
  5. Tekrar yazmanın kudretini göz ardı etmeyin. Eskiden düzelterek ilerlediğim yazıma artık bitene kadar hiç dokunmuyorum. Sonrasında defalarca uzaklaşıyorum, tekrar yakınlaşıyorum ve düzeltmeleri yapıyorum. Öyle ki, en sonunda yazdığım metni tanıyamayacak hale geldiğimde tamamdır diyorum.
  6. Bu madde yine yazan kadınlara çok sevdiğim Fransız yazar Marguerite Duras’dan. “Yazdıklarınızı en azından bitirinceye kadar sevgililerinize göstermeyin!”
  7. Alıntıya dönüşebilecek cümleler yazmaya çalışmayın. Yazdıklarınız akıllarda ve yüreklerde dönsün dursun, kan damlayan gül resimlerinin altında değil.
  8. Kitapların da yazgısı olduğuna inanmalı, Alberto Manguel’in “Geceleyin Kütüphanesi” ni  muhakkak okumalısınız.
  9. Son olarak, yanıtını hala bulamadığım bir soru var. Umut yoksa yazı da olmaz mı? Bir yazar büyüğümün bana söylediği gibi, kalemi ele yalnız umut varsa mı almalı? Seçiminizi yapın ve başka hiçbir şey yapmayın, yazın.

edebiyathaber.net (15 Aralık 2014)

Yorum yapın