Çocuklara bilgelikle dolu, büyülü bir hikâye

Temmuz 10, 2017

Çocuklara bilgelikle dolu, büyülü bir hikâye

Ödüllü yazar Martine Murray’nin yazıp resimlediği “Molly, Pim ve Milyonlarca Yıldız” Tuğçe Özdeniz çevirisiyle 10 ve üzeri yaş grubu için Can Çocuk Yayınları tarafından yayımlandı.

Tanıtım bülteninden

Avustralya Çocuk Kitapları Konseyi’nin Yılın Çocuk Kitabı Ödülü’nün kısa listesine giren Molly, Pim ve Milyonlarca Yıldız Türkiye’de okurla buluşuyor!

Molly’nin tek istediği, en iyi arkadaşı Ellen Palmer’ınki gibi bir hayatının olması! Muntazam örülmüş saçları, derli toplu evi ve akşam yemeklerinde evde olan annesi ve babasıyla Ellen’ın kıskanılacak derecede normal bir hayatı var.

Molly’nin annesiyse şafak sökerken koruya gidiyor, şifalı bitkiler toplayıp iksirler hazırlıyor. Yaşadıkları ev hiç düzenli değil. Sıra dışı, rengârenk haliyle bir çingene çadırına benziyor.

Molly’nin annesi hazırladığı iksirlerden birini kazara içip ağaca dönüşünce,

Molly gizemli sınıf arkadaşı Pim Wilder’ın yardımıyla annesini kurtarmanın bir yolunu arıyor ve kendi alışılmadık hayatının mucizesini keşfediyor.

Molly, Pim ve Milyonlarca Yıldız ile genç okurlar, hikâye boyunca karşılarına çıkan bitki ve hayvanlarla doğanın bizlere sunduğu büyülü armağanlar hakkında ilham alırken, kitabın sonunda yer alan “Molly’nin Defteri” bölümünde ilginç birçok bilgiyle karşılaşacaklar. 

***

“Günler, kendileri hakkında belirli bir hisle gelir; bugün de, şifalı bitkileri toplamak için elverişli, bereketli günlerden biriydi. Bitkilerdeki titreşimin en iyi olduğu vakit, şafak sökerkendi. Molly bitkilerin titreşimleri, salınımları ve algılamaları hakkında düşünmekten hoşlanmazdı. Çünkü bunlar şeylerin tuhaflığıyla ilgiliydi ve Molly tuhaflığa var gücüyle karşı çıkar, yok sayardı.”

**

 “Kolunu çimdikledi. Evet, kesinlikle uyanıktı. Ağaca baktı. Güzel, uzun, bol yapraklı bir ağaçtı ve tek bir cinse benzemiyordu. Yaprakları aynı cins değildi. Bazıları meşe yaprağına benzerken, bazılarının kırmızımsı bir tonu vardı. Bir kısmıysa koyu yeşil, küçük yapraklardı. Molly başını kaldırmış ağaca bakarken bütün yaprakların aynı anda hışırdadığını, güneş ışınlarının aralarından elmas gibi süzüldüğünü hissetti. ‘Anne?’ diye fısıldadı. ‘Sen misin?’ Ağacın tepesindeki hasır şapka fırıl fırıl döndü. Molly bir şeyler hissetti. En azından öyle olduğunu düşündü. Bu neydi şimdi? Bir titreşim olabilir miydi? Ağaca iyice yaklaştı ve yanağını gövdesine yasladı. ‘Anne, oradaki sen misin?’

Molly ağaçtan bir mırıltı yükseldiğinden emindi.”

**

İnsanlar yıldızlara baktığında, genellikle bir anlam ararlar. Yıldızlar insanı bu konuda yüreklendirir. Çünkü gizemli bir şekilde ve ışıl ışıl parlarlar. Astroloji, insanların yıldızlara bakarak mevsim değişiklikleriyle ve hava durumuyla ilgili tahminler yürütmesiyle başlamış.  Sonra yıldızları

savaş ve felaketleri öngörmek için kullanmışlar. Eminim bir süre sonra

insanların büyük bir kısmı yıldızlara inanmayı bırakmıştır.

Bana kalırsa, en güzeli geceleri hayallerinizi gökyüzüne fırlatmak

ve her ne olursa olsun onların peşinden gitmek.

Martine Murray:

1965 yılında Melbourne’de doğdu. Sinema, resim ve dans eğitimi aldı. Yazmaya faaliyetlerinin kaydını tutma yöntemi olarak başladı. Martine, çok geçmeden The Slightly True Story of Cedar B. Hartley (Who Planned to Live an Unusual Life) adlı komik, oyunbaz bir kitap yazıp resimledi. Bu kitabıyla birçok ödüle değer görüldü. Martine Murray Molly, Pim ve Milyonlarca Yıldız ile Avustralya Çocuk Kitapları Konseyi’nin Yılın Çocuk Kitabı Ödülü’nün kısa listesine girdi.

edebiyathaber.net (10 Temmuz 2017)

Yorum yapın