Yusuf Atılgan’dan Ayhan Geçgin’e bir arzu mirası | Tekin Budakoglu

Orhan Koçak’ın son çalışması Tehlikeli Dönüşler’in odağında, 1950’li yıllardan günümüze süregelen bir birlikteliğin ipuçlarını okuma, anlamlandırma çabası var. Orhan Koçak, Yusuf Atılgan’dan Ayhan Geçgin’e uzanan ve bazı noktalarda tam tersi istikamette yürüyen, uğradığı sapmalar yüzünden zaman zaman yarı yolda kalan bu akışı, tekdüze bir süreklilik yerine devinim halindeki bir döngü olarak yorumluyor. Söz konusu döngünün … Read more

Finnegan Uyanması: Yeni bir anlam arayışı | Tekin Budakoglu

Bazı metinlerin içörgüsünü tanımlamak imkânsızdır. Yazar, bilinçli ve en ince ayrıntısına kadar çok önceden hesaplanmış bir matematikle, bilinen kurgu akışındaki bütün köşetaşlarını yerinden oynatır, kalıplaşan yargıları silkeleyip bir köşeye atar: onun kurduğu bu kaotik evren düzeninde her yol hem aynı anda her yere çıkar, hem de ne yaparsanız yapın hiçbir yere çıkmaz. Bu tip metinlerde, … Read more

Edebiyatımızdaki kopmalar ya da kitsch kanonu | Tekin Budakoğlu

Belirli bir düşünce, ideoloji veya hayat felsefesinin doğum sancılarını yaşamayan kültürlerde, kavramların çerçevesi maalesef belirsiz kalır. Sözgelimi, modern süreci yaşamaya başlayan ve bunu hayatın hemen hemen bütün dinamiklerinde hisseden Batı’nın sanatı da bu anlayışla şekillendikten çok sonraları bizde “modern” kelimesi karşılık bulmaya çalışır. Hemen sonraki süreç de benzer: Modern algının her şeyi akılla anlamlandıran görüşüne … Read more

Tekin Budakoğlu’nun “Ölümsüz Hüzünler Kitabı” adlı romanı yayımlandı

Tekin Budakoğlu‘nun “Ölümsüz Hüzünler Kitabı” adlı romanı Alakarga etiketiyle yayımlandı. Ölümsüz Hüzünler Kitabı, daha ilk sayfasında okuru kavrayan, diliyle, kurgusuyla okuma keyfi veren güçlü bir roman. Tekin Budakoğlu, titiz, en küçük ayrıntısına kadar metninin üzerinde ince ince çalışan bir yazar. Ama sadece o kadar değil; okuyunca göreceksiniz, bu romanın yazarı, aynı zamanda öykünün kahramanlarından biri. … Read more

Edebi vandallar adası | Tekin Budakoğlu

Son on üç yılda basılan yeni roman sayısı, önceki seksen yılın tamamında basılan yeni roman sayısını geçince, bir anda hiç beklemediği bu gelişmeyle karşı karşıya kalan edebi çevrelerde, içinden çıkılamayan bir tartışma da başlamış oldu: “Yeni isimlerin gün be gün artması, uzun vadede edebiyatı olumlar mı, zarar mı getirir?” Semih Gümüş, Orhan Pamuk gibi söz … Read more

Şairin poetik ölümü | Tekin Budakoğlu

 “Vergilius’un Ölümü her şeyden önce, sonu hiç gelmeyecek bir tartışmaya yoğunlaşıyor: Sanatın ve sanatçının kimliği, amacı, kendini ifade etme biçimi… Bugün, sanat eleştirmeninin nerede durması gerektiği üzerine yapılan tartışmaların özü de zamana göre şekli değişen bu çelişki aslında: ‘Piyasa’ mantığının ‘öz’ün önüne geçmesi yüzünden sanatın ve sanatçının durduğu/duramadığı yeri parmakla işaret etme şansımız günden güne … Read more

Ayfer Tunç’un “Memleket Hikayeleri” üzerine | Tekin Budakoğlu

“Belli ki toplumun ortak belleğinden silmek istediği bu eksikleri, yaşanmışken tarihten yok edilmeye çalışılanları Ayfer Tunç kendi hafızasına gün gün not etmekle kalmamış, bunları birer toplum meselesinden çok, her bireyin tek tek kendi benliğinde çözmesi gereken birer sorun olarak görmüş: Böylesine yüksek sesle yapılan ve öfke uçlarında gezinen eleştiri biçimi, ancak problemleri sahiplenen ve bu … Read more

Baba, Oğul ve Kutsal Roman | Tekin Budakoğlu

Murat Gülsoy, heyecanlı ve renkli bir öyküyü, roman sanatının tekniklerini düşüne düşüne kullanarak ve sevdiği yazarların, filmlerin ve ân’ların süzgecinden damıtarak yaşarken/anlatırken, bir romancı romanından çok, derinlikli bir sanatçı romanı sunuyor bizlere. “Bir hikâyenin içindeyiz… sonu kötü bitecek bir hikâyenin… bilirsin, eğer hikâyelerde duvara asılı bir tüfek varsa… bir an gelir mutlaka patlar!” Çehov’un öykünün … Read more

Tekin Budakoğlu, Sema Kaygusuz’un “Karaduygun” adlı kitabı üzerine yazdı

Karaduygun bizlere, düş dünyası ve edebiyat zevki seçkin, yaşadığı dünyanın bütün acısına yüreğini ve gürültüsüne kulaklarını sonuna kadar açmış Sema Kaygusuz’un incelikli diliyle örülü, yüksek kültürlü bir armağanı. “O sinir bozucu gürültü olmasa, belki Birhan insan olarak uyanmayacaktı bu sabah.” Sema Kaygusuz’un, her zamanki gibi edebiyatın öz damarlarında gezinmekten haz aldığı, “maharetini armağana dönüştürdüğü” çokyönlü … Read more